Blog

<h2><strong><a data-mce-href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" title="Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu" target="_blank" rel="noopener">Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu</a> <a data-mce-href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" title="(DEHB)" target="_blank" rel="noopener">(DEHB)</a> – Ankara Çocuk ve Ergen Psikiyatristi</strong></h2><p><a data-mce-href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" title="Dikkat Eksikliği" target="_blank" rel="noopener"><strong>Dikkat Eksikliği</strong></a> ve <a data-mce-href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" title="Hiperaktivite Bozukluğu" target="_blank" rel="noopener"><strong>Hiperaktivite Bozukluğu</strong></a> (<a data-mce-href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" title="DEHB" target="_blank" rel="noopener"><strong>DEHB</strong></a>), çocukluk çağında başlayan ve ergenlik dönemine kadar devam edebilen nörogelişimsel bir bozukluktur. <a data-mce-href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" title="DEHB" target="_blank" rel="noopener"><strong>DEHB </strong></a>olan çocuklar genellikle <strong><a data-mce-href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" title="dikkatlerini toplamakta zorlanır" target="_blank" rel="noopener">dikkatlerini toplamakta zorlanır</a></strong>, <a data-mce-href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" title="dürtüsel davranışlar" target="_blank" rel="noopener"><strong>dürtüsel davranışlar</strong></a> sergiler ve <a data-mce-href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" title="aşırı hareketli" target="_blank" rel="noopener"><strong>aşırı hareketli</strong></a>dir. Bu durum hem akademik başarılarını hem de sosyal ilişkilerini olumsuz etkileyebilir. Özellikle okul ortamında <a data-mce-href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" title="dikkat dağınıklığı" target="_blank" rel="noopener"><strong>dikkat dağınıklığı</strong></a>, unutkanlık ve kurallara uymada zorluk gibi belirtiler öne çıkar.</p><p><a data-mce-href="https://cocukergenpsikiyatr.com" href="https://cocukergenpsikiyatr.com" title="Çocuk ve ergen psikiyatri " target="_blank" rel="noopener"><strong>Çocuk ve ergen psikiyatri </strong></a>alanında yapılan çalışmalar, <a data-mce-href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" title="DEHB" target="_blank" rel="noopener"><strong>DEHB</strong></a>’nin yalnızca davranışsal bir sorun olmadığını; beynin dikkat ve dürtü kontrol merkezlerinde yaşanan işlevsel farklılıklardan kaynaklandığını göstermektedir. Bu nedenle <a data-mce-href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" title="DEHB" target="_blank" rel="noopener"><strong>DEHB </strong></a>tanısı, gözleme dayalı değerlendirmelerle birlikte <a data-mce-href="https://cocukergenpsikiyatr.com/testler" href="https://cocukergenpsikiyatr.com/testler" title="nöropsikolojik testler" target="_blank" rel="noopener"><strong>nöropsikolojik testler</strong></a>, aile görüşmeleri ve öğretmen geri bildirimleriyle yapılır. Ankara’daki kliniğimizde, bu süreçte kullanılan geçerli test yöntemleriyle doğru tanıya ulaşmak amaçlanır.</p><p>Tedavi süreci, çocuğun yaşına, belirtilerin şiddetine ve eşlik eden diğer durumlara göre planlanır. <a data-mce-href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" title="DEHB " target="_blank" rel="noopener"><strong>DEHB </strong></a>tedavisinde ilaç kullanımı, <a data-mce-href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" title="dikkat ve dürtü kontrolünü" target="_blank" rel="noopener"><strong>dikkat ve dürtü kontrolünü</strong></a> destekleyen <a data-mce-href="https://cocukergenpsikiyatr.com/terapiler" href="https://cocukergenpsikiyatr.com/terapiler" title="davranışçı terapiler" target="_blank" rel="noopener"><strong>davranışçı terapiler</strong></a>, <a data-mce-href="https://cocukergenpsikiyatr.com/terapiler-2/aile-terapisi" href="https://cocukergenpsikiyatr.com/terapiler-2/aile-terapisi" title=" aile eğitimi " target="_blank" rel="noopener"><strong>aile eğitimi </strong></a>ve <a data-mce-href="https://cocukergenpsikiyatr.com/terapiler-2/okul-danismanligi" href="https://cocukergenpsikiyatr.com/terapiler-2/okul-danismanligi" title="okul iş birliği" target="_blank" rel="noopener"><strong>okul iş birliği</strong></a> ön plandadır. Özellikle bireysel terapi ve <a data-mce-href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" title="dikkat geliştirme" target="_blank" rel="noopener"><strong>dikkat geliştirme</strong></a> çalışmalarıyla çocukların günlük yaşam becerileri güçlendirilebilir. Her çocuğa özel yapılandırılmış bir yaklaşım, tedavi sürecinin etkinliğini artırır.</p><p>Ankara’da faaliyet gösteren <a data-mce-href="https://cocukergenpsikiyatr.com/" href="https://cocukergenpsikiyatr.com/" title=" çocuk ve ergen psikiyatri " target="_blank" rel="noopener"><strong>çocuk ve ergen psikiyatri </strong></a>kliniğimizde, <a data-mce-href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" title="DEHB" target="_blank" rel="noopener"><strong>DEHB</strong></a>’ye yönelik bütüncül bir değerlendirme ve tedavi anlayışı sunulmaktadır. Ailelere yönelik bilgilendirme seansları, öğretmen danışmanlığı ve düzenli izlem görüşmeleriyle çocukların hem ev hem okul yaşamlarında daha işlevsel olmaları hedeflenir. Erken tanı ve zamanında müdahale, çocuğun yaşam kalitesini belirgin şekilde artırabilir.</p><p>Bu blog yazımızda yer alan videoda, <a data-mce-href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" title="çocuklarda ve ergenlerde DEHB" target="_blank" rel="noopener"><strong>çocuklarda ve ergenlerde DEHB</strong></a> ile ilgili en sık karşılaşılan sorulara detaylı yanıtlar bulabilirsiniz. Tanı sürecinden testlere, tedavi seçeneklerinden aile desteğine kadar merak edilen tüm başlıklar, uzman bakış açısıyla açıklanmıştır. Videoyu izleyerek <a data-mce-href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/dikkat-eksikligi-ve-hiperaktivite-bozuklugu-dehb" title="DEHB" target="_blank" rel="noopener"><strong>DEHB</strong></a> hakkında doğru ve güncel bilgilere ulaşabilirsiniz.</p><p><a title="Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) – Erken Tanı, Etkili Tedavi" href="https://youtu.be/AHRXY3fNoO4?si=Rzr2OcxWoO1xVDmN" data-mce-href="https://youtu.be/AHRXY3fNoO4?si=Rzr2OcxWoO1xVDmN">Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) – Erken Tanı, Etkili Tedavi</a></p><h2><strong>Çocuk ve Ergenlerde Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Konusunda Sık Sorulan Sorular I Ankara Çocuk ve Ergen Psikiyatri</strong></h2><h3>DEHB nedir ve çocuklarda nasıl belirtilerle ortaya çıkar?</h3><p>Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB), çocukluk çağında başlayan ve dikkat süresinin kısalığı, dürtüsellik ve aşırı hareketlilik ile karakterize edilen nörogelişimsel bir bozukluktur. </p><p>Çocuklarda DEHB, genellikle okul öncesi dönemde belirginleşmeye başlar ancak ilkokul çağına gelindiğinde akademik performansı ve sosyal ilişkileri etkileyecek düzeye ulaşabilir. Belirtiler arasında ödev ya da oyun gibi görevlerde dikkatin çabuk dağılması, sıklıkla eşyalarını kaybetme, soruları tam dinlemeden yanıt verme, sırasını beklemekte zorlanma, yerinde duramama, konuşurken karşısındakinin sözünü kesme ve sınıf ortamında kurallara uymakta zorlanma gibi durumlar yer alır. DEHB olan çocuklar genellikle organize olmakta güçlük çeker ve zamana karşı yarışan görevlerde başarısız olabilir. </p><p>Ankara gibi büyük şehirlerde, akademik rekabetin ve okul başarısının ön planda olması nedeniyle DEHB belirtileri daha erken fark edilebilir. Ebeveynlerin ve öğretmenlerin bu belirtileri gözlemlemesi, erken tanı için kritik öneme sahiptir.</p><h3><strong>Ankara’da DEHB tanısı kim tarafından konur?</strong></h3><p>DEHB tanısı, çocuk ve ergen ruh sağlığı alanında uzmanlaşmış bir çocuk psikiyatristi tarafından konulur. </p><p>Tanı koyma süreci yalnızca çocuğun davranışlarına bakarak değil, çok yönlü değerlendirmelerle yapılır. Bu süreçte çocuk psikiyatristi; aileden, öğretmenden ve çocuğun kendisinden alınan detaylı öyküye, gözleme ve psikolojik test sonuçlarına dayanır. </p><p>Çocuğun yaşı, gelişimsel özellikleri ve yaşam çevresi gibi faktörleri göz önünde bulundurarak tanı sürecini yönlendirir. Uzm. Dr. Emine Taşyürek gibi deneyimli hekimler bu süreci bilimsel çerçevede, aileyle iş birliği içinde yürütür. Tanı süreci titizlikle planlanmalı ve her çocuk için bireysel farklılıklar dikkate alınmalıdır.</p><h3><strong>DEHB tanısı için hangi test ve ölçekler kullanılır?</strong></h3><p>DEHB tanısı koyarken psikiyatristin gözlemleri ve klinik değerlendirmesi önceliklidir; ancak tanıyı desteklemek ve derecelendirmek amacıyla çeşitli psikometrik test ve değerlendirme ölçekleri kullanılır. </p><p>Bunların başında DSM-5 tanı kriterlerine dayanan DEHB Tanı Ölçekleri, Conners Ebeveyn ve Öğretmen Derecelendirme Ölçekleri, WISC-IV Zeka Testi, MOXO Dikkat Performans Testi ve Stroop Testi gelir. </p><p>Bu testler; çocuğun dikkat süresi, dürtü kontrolü, motor aktivite düzeyi ve bilişsel becerilerini objektif olarak değerlendirmeye yarar. DEHB tanısında tek bir test yeterli olmayıp; test sonuçları, ebeveyn-öğretmen formları ve klinik gözlemler birlikte değerlendirilmelidir.</p><h3><strong>Ergenlerde dikkat eksikliği ile kaygı bozukluğu nasıl ayırt edilir?</strong></h3><p>Ergenlik döneminde hem dikkat sorunları hem de kaygı bozuklukları sıklıkla gözlenir ve zaman zaman birbirine benzer belirtiler gösterebilir. Örneğin; sınav kaygısı yaşayan bir ergenin derslerde odaklanamaması ya da unutkan davranışlar sergilemesi dikkat eksikliğiyle karıştırılabilir. </p><p>Ancak DEHB’ye özgü dikkat eksikliği, çoğunlukla erken çocukluk döneminden itibaren vardır ve kaygıdan bağımsız olarak sürer. Kaygı bozukluğu olan ergenlerde dikkat dağınıklığı daha çok sınav öncesi ya da stresli durumlarda görülürken, DEHB’li ergenlerde bu durum her ortamda süreklidir. Ankara’da çocuk ve ergen psikiyatristleri bu iki durumu ayırt edebilmek için detaylı gelişim öyküsü alır, semptomların ne zaman başladığına ve hangi koşullarda arttığına dikkat eder. Tanının doğru konması, tedavi planının da doğru yapılandırılması açısından kritik öneme sahiptir.</p><h3><strong>DEHB tanısı konduktan sonra hangi tedavi yolları izlenir?</strong></h3><p>Tanı konduktan sonra çocuğun yaşına, semptomların şiddetine ve aile ortamına göre kişiye özel bir tedavi planı hazırlanır. Tedavi sürecinde çoğu zaman birincil yaklaşım bilişsel davranışçı terapi ve psikoeğitim olur. Bu süreçte çocuk; dikkatini nasıl yöneteceğini, dürtüselliği kontrol etmeyi ve planlı hareket etmeyi öğrenir. </p><p>Aile eğitimi ile ebeveynlerin tutumları da yeniden yapılandırılır. Gerekli görüldüğünde, özellikle dikkat eksikliğinin ciddi olduğu durumlarda ilaç tedavisi gündeme gelir. Uzm. Dr. Emine Taşyürek, ilaç kararını sadece belirtilerin yoğunluğuna göre değil, çocuğun bireysel özelliklerine göre vermektedir. Tedavi planı belirli aralıklarla gözden geçirilir ve çocuğun gelişimi izlenir.</p><h3><strong>İlaçsız DEHB tedavisi mümkün müdür?</strong></h3><p>Evet, bazı durumlarda DEHB ilaçsız da tedavi edilebilir. Özellikle dikkat eksikliğinin hafif olduğu ya da hiperaktivite semptomlarının çevreyi zorlamadığı çocuklarda davranışçı terapi, aile eğitimi, öğretmen danışmanlığı ve dikkat geliştirme programları ilaçsız tedavi seçenekleri arasında yer alır.</p><h3><strong>DEHB olan çocukların okul hayatı nasıl etkilenir?</strong></h3><p>DEHB, okul başarısı üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. Dikkat süresinin kısa olması, çocuğun dersi dinlemesini, ödevlerini zamanında ve eksiksiz yapmasını zorlaştırır. Hiperaktivite nedeniyle sınıf ortamında yerinde duramama, arkadaş ilişkilerinde sorunlar yaşanabilir. </p><p>Dürtüsellik de hem akademik hem sosyal ilişkilerde çatışmalara neden olabilir. Ankara gibi eğitim rekabetinin yoğun olduğu şehirlerde bu durum daha belirgin hale gelir. DEHB tanısı almış çocukların akademik başarısını artırmak için okul-aile-uzman üçgeninde güçlü bir iş birliği gerekir.</p><p> Öğretmene bilgi verilmesi, bireysel eğitim planı oluşturulması ve sınav süreçlerinde uygun desteklerin sağlanması önemlidir. Uzm. Dr. Emine Taşyürek, gerektiğinde öğretmenlerle de iletişime geçerek destekleyici bir çevre oluşturulmasına yardımcı olur.</p><h3><strong>Aileler tanı sürecinde ve sonrasında nelere dikkat etmeli?</strong></h3><p>Aileler, DEHB tanısı sürecinde çocuğun yaşadığı zorlukları anlamaya çalışmalı ve sabırlı olmalıdır. Tanı alındığında bu durum bir etiket değil, gelişim sürecini desteklemek için bir fırsat olarak görülmelidir. </p><p>Ebeveynlerin en sık yaptığı hatalardan biri çocuğu suçlamak ya da baskı kurmaktır. Bunun yerine pozitif iletişim, yapıcı disiplin ve sabit rutinler çok daha faydalıdır. Ayrıca aileler, uzman önerilerini takip etmeli, terapi süreçlerine aktif katılım göstermeli ve evde uygulamaları desteklemelidir.</p><p>Bu içerik, Ankara'da çocuk ve ergen psikiyatristi olarak görev yapan Uzm. Dr. Emine Taşyürek'in uzmanlık alanı olan DEHB tanı ve tedavi süreçlerine dair aileleri bilgilendirmek amacıyla hazırlanmıştır.</p><figure id="figure-c1d1iih88rmbdtpiov" class=""><iframe id="c1d1iih88rmbdtpiov" src="https://www.youtube.com/embed/AHRXY3fNoO4" class="w-full bg-gray-100 rounded-lg md:rounded-xl lg:rounded-2xl" style="aspect-ratio: 16/9;" allowfullscreen="" data-url="https://youtu.be/AHRXY3fNoO4?si=Rzr2OcxWoO1xVDmN" data-corners="default" data-fullwidth="false" data-mce-src="https://www.youtube.com/embed/AHRXY3fNoO4" data-mce-style="aspect-ratio: 16/9;"></iframe></figure>

DEHB Tedavisi | Ankara Çocuk Psikiyatristi

<h2><strong>Ergen Çocuğu Olan Annelere Tavsiyeler</strong><br><strong>Uzm. Dr. Emine Taşyürek – Ankara Çocuk ve Ergen Psikiyatristi</strong><br>&nbsp;<br></h2><p>Ergenlik dönemi, hem çocuklar hem de ebeveynler için zorlayıcı bir geçiş sürecidir. Çocukluktan yetişkinliğe adım atan bireylerin hem bedensel hem de ruhsal gelişiminde önemli değişiklikler yaşanırken, anne ve babaların da bu sürece uyum sağlamaları gerekir. Özellikle anneler, çocuklarıyla olan yakın ilişkileri nedeniyle ergenlik döneminin çatışmalarına en çok maruz kalan kişilerdir. </p><p>Ankara’da çocuk ve ergen psikiyatrisi alanında uzmanlaşmış bir hekim olarak, Uzm. Dr. Emine Taşyürek bu sürecin sağlıklı geçmesi için annelere özel tavsiyeler sunmaktadır.</p><h3><strong>1. Ergenliği Bir Kriz Değil, Bir Geçiş Dönemi Olarak Görün</strong></h3><p>Ergenlik, bireyin kimlik geliştirme, bağımsızlaşma ve kendi kararlarını alma becerilerini test ettiği bir dönemdir. Bu dönemde çocuklar sıkça sınırları zorlar, sorgular ve duygusal iniş çıkışlar yaşarlar. Annelerin bu süreci bir "kriz" olarak değil, doğal bir gelişim evresi olarak görmeleri son derece önemlidir. Çocuğunuzun her duygu patlamasında panik yapmak yerine, onun değişim sürecine saygı göstermek, duygularını bastırmadan ifade etmesine alan açmak gerekir.</p><h3><strong>2. Empati Kurmaya Çalışın, Yargılamaktan Kaçının</strong></h3><p>Birçok anne, ergen çocuğunun davranışlarını anlamakta zorlanır. Ancak unutulmamalıdır ki, her davranışın bir duygusal arka planı vardır. "Neden böyle yapıyorsun?" sorusu yerine, "Kendini nasıl hissediyorsun?" demek, çocuğunuzu anlamaya yönelik önemli bir adımdır. Ergenlerin yargılandıklarını hissettiklerinde içine kapandıkları, hatta iletişimi tamamen kestikleri gözlemlenmiştir. Ankara’daki kliniğinde, Uzm. Dr. Emine Taşyürek, bu tür iletişim kopukluklarının terapötik müdahalelerle giderilebileceğini vurgulamaktadır.</p><h3><strong>3. Sınırlar Belirleyin Ama Katı Kurallar Koymayın</strong></h3><p>Ergenler, özgürlük ile sınırlar arasında bir denge arayışındadır. Ne tamamen başıboş bırakılmalı ne de katı kurallarla baskılanmalıdır. Annelere düşen görev, çocuğun yaşına uygun sorumluluklar vererek, açık ve net sınırlar koymaktır. Örneğin, eve geliş saati, ders çalışma süresi gibi konularda önceden konuşulmuş, karşılıklı kabul edilmiş kurallar çocuğun özerkliğini geliştirir. Uzm. Dr. Emine Taşyürek, aile içi çatışmaların büyük çoğunluğunun belirsiz sınırlar nedeniyle çıktığını belirtmektedir.</p><h3><strong>4. İletişimde Sabırlı ve Açık Olun</strong></h3><p>Ergenler duygularını ifade ederken genellikle abartılı ya da ani tepkiler verebilir. Bu tepkiler karşısında annenin ses tonunu yükseltmeden, sabırlı ve açık bir dille konuşması büyük önem taşır. "Ben senin iyiliğin için konuşuyorum" cümlesi yerine, "Bu konuda ne düşündüğünü merak ediyorum" gibi yaklaşım, iletişimi daha sağlıklı kılar. Ankara çocuk ve ergen psikiyatristi Uzm. Dr. Emine Taşyürek’e göre, ergenlerin iletişim kurduğu anne modeli; güvenilir, yargılamayan ve tutarlı davranan bir figür olmalıdır.</p><h3><strong>5. Ergenin Mahremiyetine Saygı Gösterin</strong></h3><p>Birçok anne, çocuğunun ergenliğe geçişini kabullenmekte zorlanır. Oysa bu dönem, bireyselleşmenin en kritik evresidir. Çocuğunuzun odasını karıştırmak, telefonunu izinsiz kontrol etmek gibi davranışlar, aranızdaki güven köprüsünü ciddi şekilde zedeler. Mahremiyetine saygı duyulan bir çocuk, aile içi iletişimde çok daha açık ve dürüst olur. Uzm. Dr. Emine Taşyürek, ergenlik dönemindeki gençlerle yapılan terapilerde, anne ile güven duygusunun güçlü olduğu durumlarda sorunların daha kolay çözüldüğünü vurgular.</p><h3><strong>6. Sosyal Medya ve İnternet Kullanımını Doğru Yönetin</strong></h3><p>Dijital çağda büyüyen ergenler için sosyal medya, kimlik geliştirme ve akran ilişkileri açısından vazgeçilmez bir alandır. Ancak kontrolsüz ve aşırı sosyal medya kullanımı, ergenin ruh sağlığını olumsuz etkileyebilir. Anne olarak çocuğunuzun dijital alışkanlıklarını yargılamadan izlemek, gerektiğinde sınır koymak ve onunla bu konuda açık konuşmak çok önemlidir. "Senin iyiliğin için sosyal medyada olmanı istemiyorum" demek yerine, "Sosyal medya seni nasıl etkiliyor, birlikte konuşalım" gibi ifadeler tercih edilmelidir.</p><h3><strong>7. Akran İlişkilerine Müdahale Etmek Yerine Rehberlik Edin</strong></h3><p>Ergenlikte arkadaş ilişkileri, çocuğun yaşamında ön plana çıkar. Anne olarak, çocuğun arkadaş seçimlerine doğrudan müdahale etmek yerine, onunla konuşarak sağlıklı ilişkiler konusunda rehberlik etmek gerekir. "Bu çocukla görüşmeni istemiyorum" demek yerine, "Bu arkadaşınla birlikteyken kendini nasıl hissediyorsun?" gibi sorular sormak daha etkilidir. Ankara’da pek çok anne, bu konuda çocuk psikiyatristlerinden destek alarak rehberlik becerilerini geliştirmektedir.</p><h3><strong>8. Kendi Duygusal Yükünüzü de Fark Edin</strong></h3><p>Anneler, ergenlik döneminde yalnızca çocuğun duygularına değil, kendi duygularına da dikkat etmelidir. Annenin kaygıları, kontrol ihtiyacı, geçmiş deneyimleri çocuğa yansıyabilir. Kendi öfkesini ya da korkularını çocuğa yansıtan bir ebeveyn, istemeden çatışmayı körükleyebilir. Ankara’da bireysel terapi ya da ebeveyn danışmanlığı hizmeti almak, annenin kendi duygularını daha iyi tanımasına yardımcı olur. Uzm. Dr. Emine Taşyürek, bu süreçte annelere hem rehberlik hem de duygusal destek sunmaktadır.</p><h3><strong>9. Sınav ve Akademik Baskıyı Azaltmaya Çalışın</strong></h3><p>Ergenlik dönemi, aynı zamanda sınavlar, okul başarısı ve gelecek kaygısıyla dolu bir süreçtir. Annelerin çocuklarının başarısı için duyduğu kaygı, zamanla baskıya dönüşebilir. "Bu sınav senin geleceğin", "Sen böyle yaparsan bir yere varamazsın" gibi ifadeler, çocuğun motivasyonunu kırmakla kalmaz, kaygı bozukluklarına da zemin hazırlar. Bunun yerine çocuğun çabasını takdir eden, başarının sadece sınav notu olmadığını vurgulayan bir yaklaşım benimsenmelidir.</p><h3><strong>10. Gerekirse Profesyonel Destek Almaktan Çekinmeyin</strong></h3><p>Ergenlikte yaşanan sorunlar zaman zaman aile içinde çözülmesi güç hale gelebilir. Bu durumda çocuk ya da aile üyeleri suçlanmamalıdır. Psikiyatrist ya da psikolog desteği, çatışmaların çözümünde ve iletişimin yeniden yapılandırılmasında büyük fayda sağlar. Ankara’da çocuk ve ergen psikiyatrisi alanında uzmanlaşmış bir isim olan Uzm. Dr. Emine Taşyürek, annelere hem danışmanlık hem de bireysel destek sağlayarak bu sürecin sağlıklı yönetilmesine katkı sunmaktadır.</p><h3><strong>11. Ailede Eşitlik ve Adalet Duygusunu Koruyun</strong></h3><p>Eğer evde birden fazla çocuk varsa, annelerin tüm çocuklara eşit mesafede olmaları önemlidir. Ergen çocuğunuzun kardeşine göre daha asi ya da sessiz olması, onun daha az ya da fazla ilgi görmesini gerektirmez. "Sen abisin, idare et" yaklaşımı ergenlerde ciddi adaletsizlik duygusu yaratabilir. Her çocuğun bireysel ihtiyaçlarını gözetmek, ailenin bütünlüğünü korur.</p><h3><strong>12. Çocuğunuzun Gelişimsel Sürecine Saygı Duyun</strong></h3><p>Her ergen farklı hızda gelişir. Bazısı erken yaşta olgunlaşırken, bazısı daha uzun sürede gelişim gösterir. "Senin yaşındayken ben..." cümlesi kıyaslama ve baskı yaratır. Bunun yerine, çocuğun kendi hızında gelişmesine olanak tanımak gerekir. Ankara'da uzman psikiyatristler tarafından yapılan gelişimsel değerlendirmeler, çocuğun nerede desteklenmesi gerektiğini anlamada ailelere ışık tutar.</p><h3><strong>13. Kendi Kendine Yeterlilik Becerilerini Destekleyin</strong></h3><p>Ergenlik, bağımsızlaşma sürecinin başladığı dönemdir. Anneler, çocuklarının sorumluluk almasına izin vererek onların gelişimini desteklemelidir. "Yapamazsın, ben hallederim" tutumu, çocuğun kendine olan güvenini zedeler. Ankara’da psikoeğitim programlarıyla annelere bu konuda rehberlik eden Uzm. Dr. Emine Taşyürek, çocuğun kendi kararlarını alabilmesi için aile desteğinin kritik olduğunu vurgular.</p><h3><strong>14. Sağlıklı Model Olun</strong></h3><p>Çocuğunuza nasıl davranmasını istiyorsanız, o davranışı önce sizin göstermeniz gerekir. Öfke kontrolü, problem çözme becerisi, duygularını ifade etme gibi alanlarda annenin tutumu model oluşturur. "Sakın bağırma!" diyen ama sürekli bağıran bir ebeveyn, çocuğun davranışlarını olumsuz etkiler. Uzm. Dr. Emine Taşyürek, model olmanın eğitimden daha etkili olduğunu ifade etmektedir.</p><h3><strong>15. Kendi Hayatınızı da İhmal Etmeyin</strong></h3><p>Anne olmak, tüm hayatınızı çocuğunuzun çevresinde döndürmek anlamına gelmemelidir. Kendi ilgi alanlarınıza, arkadaşlarınıza ve ruhsal sağlığınıza zaman ayırmak, hem sizin hem çocuğunuzun psikolojik iyilik hali için önemlidir. Mutlu ve kendini gerçekleştirmiş bir anne, çocuğu için en büyük destek kaynağıdır.</p><p>Sonuç olarak, ergen çocuğu olan annelerin bu süreci anlayışla, sabırla ve bilgiyle karşılamaları çok önemlidir. Ankara’da hizmet veren çocuk ve ergen psikiyatristi Uzm. Dr. Emine Taşyürek, hem çocuklara hem de annelere özel danışmanlık ve terapi hizmeti sunarak bu süreci desteklemektedir. Unutmayın: Ergenlik bir savaş değil, birlikte atlatılması gereken bir yolculuktur.</p><p><a data-mce-href="https://cocukergenpsikiyatr.com" href="https://cocukergenpsikiyatr.com" title="Çocuk ve Ergen Psikiyatristi " target="_blank" rel="noopener"><strong>Çocuk ve Ergen Psikiyatristi </strong></a>- <a data-mce-href="https://cocukergenpsikiyatr.com" href="https://cocukergenpsikiyatr.com" title="Uzm. Dr. Emine Taşyürek" target="_blank" rel="noopener"><strong>Uzm. Dr. Emine Taşyürek</strong></a> </p><p><a title="Ergen Çocuğu Olan Annelere Tavsiyeler" href="https://youtu.be/KtotrgI5-DE?si=rhiliYj5rEDFTYH8" target="_blank" rel="noopener" data-mce-href="https://youtu.be/KtotrgI5-DE?si=rhiliYj5rEDFTYH8">Ergen Çocuğu Olan Annelere Tavsiyeler</a><iframe id="b6zdov01ymajow7a8" src="https://www.youtube.com/embed/KtotrgI5-DE" class="w-full bg-gray-100 rounded-lg md:rounded-xl lg:rounded-2xl" style="aspect-ratio: 16/9;" allowfullscreen="" data-url="https://youtu.be/KtotrgI5-DE?si=rhiliYj5rEDFTYH8" data-corners="default" data-fullwidth="false" data-mce-src="https://www.youtube.com/embed/KtotrgI5-DE" data-mce-style="aspect-ratio: 16/9;"></iframe></p><p><br></p>

Ankara’da Ergen Annelerine Psikolojik Rehber

<h2>Akran Zorbalığı – Sessiz Tehlike, Ankara Çocuk ve Ergen Psikiyatristi</h2><p><a data-mce-href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/akran-zorbaligi" href="https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi/akran-zorbaligi" title="Akran zorbalığı" target="_blank" rel="noopener"><strong>Akran zorbalığı</strong></a>, <strong>çocukların ve ergenlerin </strong>okul ortamında ya da sosyal çevrelerinde maruz kaldığı sistematik fiziksel, sözel veya duygusal şiddet biçimidir. Bu durum çocuğun özgüvenini zedeler, okul başarısını düşürür ve sosyal ilişkilerinde geri çekilmeye neden olabilir. Uzm. Dr. Emine Taşyürek olarak, <a data-mce-href="https://cocukergenpsikiyatr.com" href="https://cocukergenpsikiyatr.com" title="Ankara’daki çocuk ve ergen psikiyatri" target="_blank" rel="noopener"><strong>Ankara’daki çocuk ve ergen psikiyatri</strong></a> kliniğimizde zorbalıkla başa çıkan çocuklara yönelik profesyonel destek sunmaktayız.</p><p>Zorbalığa uğrayan çocuklar genellikle içine kapanır, derslerinde düşüş yaşar, okula gitmek istemez veya fiziksel şikâyetler geliştirebilir. Ancak bu belirtiler çoğu zaman gözden kaçabilir. Bu nedenle ebeveynlerin ve öğretmenlerin çocuklardaki ani davranış değişimlerine dikkat etmesi hayati öneme sahiptir. Çocuk psikiyatristi olarak bu belirtilerin erken fark edilmesi ve doğru değerlendirilmesi gerektiğini özellikle vurguluyoruz.</p><p>Zorbalıkla başa çıkma sürecinde çocuğun yaşadığı travmayı anlamak, duygularını ifade etmesine yardımcı olmak ve sosyal becerilerini güçlendirmek gerekir. <strong>Bilişsel davranışçı terapi</strong> ve grup terapileri, çocukların kendini ifade etme yollarını keşfetmelerine ve özgüvenlerini yeniden kazanmalarına katkı sağlar. Aynı zamanda okul ve aile ile yapılacak iş birliği, sürecin başarısını artırır.</p><p>Bu videomuzda, <strong>akran zorbalığının çocuk üzerindeki etkileri</strong>ni, erken fark etmenin önemini ve çocuk ve ergen psikiyatristi desteğiyle yürütülen etkili müdahale yöntemlerini detaylı olarak ele alıyoruz. Zorbalığa karşı güçlü bir duruş için, önce farkındalık şart. Videoyu izleyerek hem ebeveyn hem de eğitimci olarak doğru adımları nasıl atabileceğinizi öğrenebilirsiniz.</p><p><a title="Akran Zorbalığı" href="https://youtu.be/OyRP0EgcZAg?si=lJtWgsmlg0oxm5jo" data-mce-href="https://youtu.be/OyRP0EgcZAg?si=lJtWgsmlg0oxm5jo">Akran Zorbalığı</a></p><h2><strong>Akran Zorbalığı: Ankara’da Çocuk ve Ergenlerde Tanı, Müdahale ve Psikiyatrik Destek</strong><br>&nbsp;<br></h2><h3><strong>Akran zorbalığı nedir ve hangi yaşlarda görülür?</strong></h3><p>Akran zorbalığı, bir çocuğun veya ergenin yaşıtı tarafından fiziksel, sözel, sosyal ya da siber yollarla tekrarlayan şekilde zarar görmesidir. Bu davranışlar kasıtlıdır ve zorba birey, mağdurdan güç açısından üstündür. Zorbalık; ilkokulun son yıllarında başlar, en sık ise ortaokul ve lise döneminde görülür. Ankara gibi büyük şehirlerde eğitim rekabetinin ve sosyal medya kullanımının yoğun olması, zorbalığın hem okul hem dijital ortamlarda yaygınlaşmasına neden olmuştur. </p><p>Zorbalığa uğrayan çocuklarda kaygı, özgüven kaybı, akademik düşüş ve sosyal izolasyon gelişebilir. Erken yaşta müdahale edilmezse, bu etkiler yetişkinlik dönemine kadar sürebilir. Akran zorbalığı sadece çocuğu değil, ailesini ve çevresini de etkileyen ciddi bir ruh sağlığı sorunudur.</p><h3><strong>Akran zorbalığı türleri nelerdir?</strong></h3><p>Akran zorbalığı farklı şekillerde kendini gösterebilir:</p><p>Fiziksel zorbalık: itme, vurma, eşyasını alma<br>Sözel zorbalık: alay etme, hakaret, tehdit<br>Sosyal dışlama: gruba almama, dedikodu yayma<br>Siber zorbalık: sosyal medyada kötü içerik paylaşma<br>Özellikle dijital zorbalık, Ankara’da yaygın internet kullanımı nedeniyle son yıllarda büyük artış göstermiştir. Her zorbalık türü çocuğun psikolojik sağlığını farklı şekillerde etkiler. Sözel ve sosyal zorbalık genellikle göz ardı edilir; oysa bu türler, çocuğun özsaygısında kalıcı hasarlar bırakabilir. Ankara’da çocuk psikiyatristleri bu türleri dikkatle ayırt ederek uygun müdahale planı oluşturur.<br>&nbsp;</p><h3><strong>Akran zorbalığı yaşayan bir çocuk ne gibi belirtiler gösterir?</strong></h3><p>Zorbalığa uğrayan çocuklar çoğu zaman bu durumu açıkça dile getiremez. Bu nedenle ailelerin ve öğretmenlerin dikkatli olması gerekir. Belirtiler arasında; okula gitmek istememe, karın ağrısı ve baş ağrısı gibi psikosomatik şikayetler, uyku bozuklukları, özgüven kaybı, içe kapanma, arkadaş ilişkilerinde bozulma, akademik başarıda düşüş ve depresif belirtiler yer alır.</p><p> Ayrıca çocuğun sosyal medyada aktif olmaktan kaçınması ya da telefonunu gizleme eğilimi, siber zorbalık göstergesi olabilir. </p><p>Ankara’da uzman bir çocuk ve ergen psikiyatristi olan Uzm. Dr. Emine Taşyürek, çocuğun bu davranış değişikliklerini dikkatle analiz ederek zorbalıkla ilişkili ruhsal travmaları tespit eder ve tedavi sürecini başlatır.</p><h3><strong>Ankara’da akran zorbalığına yönelik psikiyatrik destek nasıl alınır?</strong></h3><p>Ankara’da akran zorbalığı konusunda uzman çocuk psikiyatristlerinden randevu alarak destek süreci başlatılabilir. Uzm. Dr. Emine Taşyürek, çocuğun yaşadığı zorbalık biçimini, verdiği tepkileri ve ruhsal etkileri değerlendirdikten sonra bireysel terapi, grup çalışmaları veya aile eğitimi gibi yöntemleri uygular. Zorbalığa maruz kalan çocukların profesyonel destek almaları, psikolojik izlerin kalıcı hale gelmesini önler.&nbsp;</p><h3><strong>Akran zorbalığına uğrayan çocuklarda hangi ruhsal sorunlar görülür?</strong></h3><p>Zorbalığa maruz kalan çocuklarda en sık görülen psikolojik etkiler; anksiyete bozuklukları, depresyon, özgüven eksikliği, travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) ve okul fobisi gibi durumlardır. Bu çocuklar sıklıkla yalnızlık hisseder, kendilerini değersiz görür ve bazı durumlarda intihar düşünceleri bile gelişebilir. </p><p>Ankara’da özellikle ergenlik çağındaki bireylerde bu belirtiler daha karmaşık olabilir. Uzm. Dr. Emine Taşyürek gibi uzmanlar, bu ruhsal etkileri tanımlayarak erken müdahale ile çocuğun iyilik halini yeniden yapılandırmayı hedefler. Zorbalığın etkileri kısa vadede baskılanabilir gibi görünse de, uzun vadede mutlaka psikiyatrik değerlendirme gerektirir.</p><h3><strong>Akran zorbalığına maruz kalan çocuk nasıl desteklenmeli?</strong></h3><p>Ailelerin ilk yapması gereken çocuğu dinlemek ve yaşadığı duyguları küçümsememektir. “Abartıyorsun” ya da “görmezden gel” gibi söylemler çocuğun daha çok içine kapanmasına neden olur. Bunun yerine "Sana inanıyorum ve birlikte çözeceğiz" mesajı verilmelidir. </p><p>Gerekirse öğretmenle görüşülmeli, zorbalığı yapan kişi ile doğrudan yüzleştirmekten kaçınılmalıdır. Ankara’da çocuk psikiyatristleri, zorbalık mağduru çocuklara psikolojik destek sunarken aileleri de sürece aktif katılım için bilgilendirir. </p><p>Uzm. Dr. Emine Taşyürek, bu çocukların duygusal gücünü yeniden kazanmalarını sağlayacak terapi teknikleri uygular.</p><h3><strong>Zorbalık yapan çocuklar da psikolojik destek almalı mı?</strong></h3><p>Evet, akranlarına zorbalık yapan çocuklar da mutlaka değerlendirilmelidir. Zorbalık davranışı çoğunlukla altında başka ruhsal veya sosyal sorunlar barındırır: öfke kontrol sorunları, aile içi şiddet, ilgi ihtiyacı ya da empati eksikliği gibi. </p><p>Ankara’da uzman çocuk psikiyatristleri bu tür durumları analiz ederek hem zorbalık yapan hem de mağdur olan çocuklara yönelik bütüncül yaklaşım uygular. Zorba çocukların rehabilitasyonu yapılmazsa, bu davranış kalıpları ileriki yaşlara taşınabilir. </p><p>Uzm. Dr. Emine Taşyürek, hem mağdur hem de zorba çocuk için uygun psikiyatrik danışmanlık ve terapi hizmetleri sunar.</p><h3><strong>Akran zorbalığını önlemek için neler yapılabilir?</strong></h3><p>Zorbalığı önlemenin en etkili yolu, önleyici eğitim ve psikolojik sağlamlılığı artıran programlardır. Okullarda empati eğitimi, çatışma çözme becerileri, duygusal farkındalık çalışmaları ve kapsayıcı sınıf yönetimi teknikleri kullanılmalıdır. </p><p>Aileler ise çocuklarının davranışlarını dikkatle izlemeli ve model oluşturmalıdır. Ankara’da çeşitli sosyal hizmet kurumları ve bazı özel merkezler bu alanda önleyici programlar yürütmektedir. Psikiyatrik destek alan çocuklar, bu programlardan çok daha fazla yarar sağlar. </p><p>Uzm. Dr. Emine Taşyürek, zorbalıkla mücadelede bireysel terapi, aile danışmanlığı ve okul temelli psikoeğitim programlarını entegre şekilde uygulamaktadır.</p><p>&nbsp;<br>Bu içerik, Ankara’da görev yapan çocuk ve ergen psikiyatristi Uzm. Dr. Emine Taşyürek tarafından desteklenen uzman görüşlerine dayanmaktadır. Akran zorbalığına dair farkındalık oluşturmak ve ruhsal iyilik halini güçlendirmek amacıyla hazırlanmıştır.</p><p><iframe id="4z951etfpkmbezg0rv" src="https://www.youtube.com/embed/OyRP0EgcZAg" class="w-full bg-gray-100 rounded-lg md:rounded-xl lg:rounded-2xl" style="aspect-ratio: 16/9;" allowfullscreen="" data-url="https://youtu.be/OyRP0EgcZAg?si=lJtWgsmlg0oxm5jo" data-corners="default" data-fullwidth="false" data-mce-src="https://www.youtube.com/embed/OyRP0EgcZAg" data-mce-style="aspect-ratio: 16/9;"></iframe></p>

Akran Zorbalığı | Ankara Çocuk Psikiyatristi

<h2><strong>Çocuklarda Anksiyete ve Kaygı | Ankara</strong><br><strong>Uzm. Dr. Emine Taşyürek – Çocuk ve Ergen Psikiyatristi</strong>&nbsp;<br></h2><p>Kaygı, insan yaşamının doğal bir parçasıdır. Belli düzeyde kaygı, bireyin tehlikelere karşı tedbirli olmasını sağlar. Ancak bu duygu yoğunlaştığında ve günlük yaşamı etkilemeye başladığında "anksiyete bozukluğu" haline gelir. Çocuklarda da bu durum sıklıkla görülmekte ve hem aile yaşamını hem de okul başarısını doğrudan etkileyebilmektedir. </p><p>Ankara’da çocuk ve ergen psikiyatrisi alanında uzmanlaşmış olan Uzm. Dr. Emine Taşyürek, anksiyete bozukluklarının tanı, tedavi ve önleyici yaklaşımları konusunda ailelere profesyonel destek sunmaktadır.</p><h3><strong>Anksiyete Bozukluğu Nedir?</strong></h3><p>Anksiyete bozukluğu, çocuğun yaşına ve gelişim düzeyine uygun olmayan, aşırı ve sürekli kaygı durumudur. Sınav, okul değişikliği, sosyal ilişkiler gibi yaşam olaylarına verilen geçici tepkilerle karıştırılmamalıdır. Anksiyete bozukluğu olan çocuklar genellikle "her şey kötü gidecek" algısı içindedir ve bu düşünce onlarda fiziksel ve duygusal belirtilerle kendini gösterir.</p><h3><strong>Çocuklarda Anksiyete Türleri</strong></h3><p>Anksiyete bozuklukları, çocuklarda farklı türlerde ortaya çıkabilir:</p><p>Ayrılma Anksiyetesi: Özellikle okul öncesi dönemde sık görülür. Çocuk, anne babadan ayrılmakta yoğun korku yaşar.<br>Yaygın Anksiyete Bozukluğu: Çocuk birçok konu hakkında sürekli endişe duyar; "ya başarısız olursam", "ya annem babam ölürse" gibi kaygılar yaşar.<br>Sosyal Anksiyete: Kalabalık ortamlarda konuşamama, sunum yapmaktan kaçınma, çekingenlik.<br>Fobiler: Belirli nesne ya da duruma karşı yoğun korku. Örneğin karanlık, köpek, iğne korkusu.<br>Panik Bozukluk: Aniden ortaya çıkan nefes darlığı, kalp çarpıntısı, bayılma hissi gibi belirtiler.<br>Uzm. Dr. Emine Taşyürek, Ankara'daki kliniğinde bu tür anksiyete bozukluklarını çocuklara özel yöntemlerle değerlendirir.</p><h3><strong>Anksiyete Belirtiler Nelerdir?</strong></h3><p>Anksiyete bozukluğu yaşayan çocuklarda görülebilecek belirtiler şunlardır:</p><p>Sürekli "ya bir şey olursa" şeklinde düşünceler<br>Uyku sorunları (uyuyamama, kâbus görme)<br>Karın ağrısı, mide bulantısı, baş ağrısı gibi psikosomatik belirtiler<br>Aileden ayrılmak istememe, okula gitmek istememe<br>Aşırı mükemmeliyetçilik<br>Dikkat dağınıklığı ve unutkanlık<br>Aşırı çekingenlik<br>Gelecek hakkında sürekli endişe duyma<br>Ankara’daki ailelerin gözlemleri bu belirtiler üzerine yoğunlaştığında, profesyonel destek almak erken müdahale için büyük avantaj sağlar.</p><h3><strong>Kaygı ile Normal Korkular Nasıl Ayırt Edilir?</strong></h3><p>Tüm çocuklar gelişimsel olarak bazı korkular yaşarlar. Örneğin 3 yaşındaki bir çocuğun karanlıktan korkması normal kabul edilir. Ancak bu korkular yaşı ilerledikçe azalmalı ve çocuğun işlevselliğini bozmamalıdır. Kaygı ise daha yaygın, genellenmiş ve süreklilik gösteren bir yapıya sahiptir. Uzm. Dr. Emine Taşyürek, çocuğun korkularının yaşına ve gelişim düzeyine uygun olup olmadığını değerlendirerek kaygı ile normal gelişimsel tepkileri ayırır.</p><h3><strong>Ankara’da Anksiyete Bozukluğu Tanısı Nasıl Konur?</strong></h3><p>Anksiyete bozukluğu tanısı, bir dizi değerlendirme süreci ile konur. İlk görüşmelerde çocukla birebir görüşülerek duygu ve düşünce dünyası anlaşılmaya çalışılır. Ebeveynlerden ayrıntılı gelişim öyküsü alınır. Gerektiğinde okul öğretmenlerinden geri bildirimler talep edilir. Klinik görüşmenin yanı sıra bazı psikometrik test ve anketler de kullanılır:</p><p>Çocuklar için Anksiyete Ölçeği (SCARED)<br>Çocuk Davranış Değerlendirme Ölçekleri (CBCL)<br>Duygu Tanıma Kartları<br>Uzm. Dr. Emine Taşyürek’in Ankara’daki kliniğinde bu süreçler bilimsel standartlara uygun olarak yürütülmektedir.</p><p><strong>Anksiyete Bozukluğu ile Karıştırılabilecek Diğer Durumlar</strong><br><strong>Bazı ruhsal durumlar anksiyete ile karıştırılabilir:</strong></p><p><strong>Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB)</strong><br><strong>Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB)</strong><br><strong>Depresyon</strong><br><strong>Travma sonrası stres bozukluğu (TSSB)</strong><br></p><p>Bu nedenle anksiyete belirtilerinin doğru değerlendirilmesi çok önemlidir. Yanlış tanı, yanlış tedaviye yol açabilir. Ankara’da bu konuda deneyimli uzmanlarla çalışmak, çocuğun ihtiyaçlarına en uygun müdahalenin belirlenmesini sağlar.</p><h3><strong>Anksiyete Tedavi Süreci Nasıl İlerler?</strong></h3><p>Anksiyete bozukluğu tedavisinde ilk adım çocuğun ve ailenin kaygı hakkında bilinçlendirilmesidir. Tedavi süreci bireyselleştirilmelidir:</p><p>Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT): Çocuğun kaygılarını tanıması, olumsuz düşüncelerle başa çıkması öğretilir.<br>Duygusal düzenleme eğitimi<br>Gevşeme egzersizleri ve nefes çalışmaları<br>Aile terapisi: Anne-babanın kaygılı tutumları varsa birlikte çalışılır.<br>İlaç tedavisi ise ağır vakalarda gündeme gelir. Uzm. Dr. Emine Taşyürek, Ankara’daki kliniğinde bu süreçleri etik ilkeler ve bilimsel yöntemlerle sürdürür.</p><p><strong>Aileler Ne Yapmalı?</strong><br>Anksiyete bozukluğu olan bir çocuk için aile desteği büyük önem taşır. Anne babalar aşağıdaki tavsiyeleri dikkate almalıdır:</p><p>Kaygılı davranışları küçümsememeli, dalga geçmemeli<br>"Bir şey olmaz" demek yerine duygularını anlamaya çalışmalı<br>Sakin kalmalı, model olmalı<br>Aşırı koruyucu tutumlardan kaçınmalı<br>Baş etme becerilerini öğretmeli (nefes egzersizi, dikkat dağıtma gibi)<br></p><p>Uzm. Dr. Emine Taşyürek, ailelere yönelik danışmanlık hizmeti ile bu süreci desteklemektedir.</p><h3><strong>Anksiyetesi Olan Çocuğun Okul Hayatı</strong></h3><p>Anksiyete bozukluğu, okul yaşamını ciddi şekilde etkileyebilir. Bu çocuklar derse katılımda zorlanabilir, sınav kaygısı nedeniyle başarısız olabilir veya sosyal etkinliklerden kaçınabilir. Ankara’da birçok okulda rehber öğretmen desteği yetersiz olabileceğinden, çocuk psikiyatristi ile okul arasında iş birliği kurulması önerilir. Gerekli durumlarda okul müdahalesi, sınav uyarlamaları ve öğretmen bilgilendirmesi yapılmalıdır.</p><h3><strong>Sınav Kaygısı ve Anksiyete</strong></h3><p>Sınav kaygısı, çocuklarda en sık karşılaşılan anksiyete türlerinden biridir. Özellikle Ankara gibi eğitimde rekabetin yüksek olduğu şehirlerde bu durum daha sık görülmektedir. "Ya başaramazsam?", "Ya rezil olursam?" gibi düşünceler çocuğun motivasyonunu ve odaklanmasını olumsuz etkiler. Bu durumda bilişsel yeniden yapılandırma ve nefes teknikleri büyük fayda sağlar. Dr. Emine Taşyürek, sınav kaygısı yaşayan çocuklara özel yapılandırılmış terapi programları sunmaktadır.</p><h3><strong>Kaygı Bozukluğu Tedavi Edilmezse Ne Olur?</strong></h3><p>Tedavi edilmeyen anksiyete bozukluğu çocuğun tüm gelişim sürecini olumsuz etkiler. Akademik başarısızlık, özgüven kaybı, sosyal ilişkilerde bozulma ve ileri yaşlarda depresyon, bağımlılık gibi ikincil sorunlara zemin hazırlar. Ayrıca panik bozukluk ve yaygın anksiyete gibi erişkin ruh sağlığı problemleri çocukluk döneminde başlayan kaygılarla bağlantılı olabilir.</p><h3><strong>Ankara’da Hangi Durumlarda Anksiyete için Uzman Desteği Alınmalı?</strong></h3><p>Aşağıdaki durumlarda mutlaka bir çocuk psikiyatristine başvurulmalıdır:</p><p>Kaygı belirtileri 2 haftadan uzun sürüyorsa<br>Çocuğun günlük yaşam işlevselliği bozuluyorsa<br>Uyku, iştah, dikkat gibi alanlarda bozulmalar varsa<br>Okul reddi gelişmişse<br>Aile içinde ciddi çatışmalar yaşanıyorsa</p><p>Uzm. Dr. Emine Taşyürek, bu belirtilerle başvuran çocuklarda bütüncül bir değerlendirme yaparak hem çocukla hem aileyle birlikte tedavi sürecini planlar.</p><p><strong>Sonuç: Kaygılı Çocuklar Yalnız Değil</strong><br></p><p>Anksiyete bozukluğu yaşayan çocuklar, çoğu zaman anlaşılmadıklarını hisseder. Ancak doğru zamanda yapılan müdahale ile bu sorunların üstesinden gelmek mümkündür. </p><p>Ankara’da çocuk ve ergen psikiyatristi olarak görev yapan Uzm. Dr. Emine Taşyürek, hem çocuklara hem de ailelerine bu zorlu süreçte bilimsel, güvenilir ve şefkatli bir destek sunmaktadır.</p><p>Unutmayın: Çocuğunuzun yaşadığı kaygı, onun ruhsal gelişiminin önünde bir engel olmak zorunda değildir. Erken fark etmek, anlamak ve harekete geçmek her şeyin anahtarıdır.</p><p>&nbsp;<br>Bu içerik, Uzm. Dr. Emine Taşyürek’in uzmanlık alanı olan çocuk ve ergen ruh sağlığı kapsamında, Ankara’daki aileleri bilgilendirmek amacıyla hazırlanmıştır.</p><figure id="figure-d3vhf6tdambezwbpt" class=""><iframe id="d3vhf6tdambezwbpt" src="https://www.youtube.com/embed/y8AG64CTBq4" class="w-full bg-gray-100 rounded-lg md:rounded-xl lg:rounded-2xl" style="aspect-ratio: 16/9;" allowfullscreen="" data-url="https://youtu.be/y8AG64CTBq4?si=kKPXg5DGGFKZPl04" data-corners="default" data-fullwidth="false" data-mce-src="https://www.youtube.com/embed/y8AG64CTBq4" data-mce-style="aspect-ratio: 16/9;"></iframe></figure>

Çocuklarda Anksiyete ve Kaygı | Ankara

<h2><strong>Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB) | Ankara</strong><br><strong>Uzm. Dr. Emine Taşyürek – Çocuk ve Ergen Psikiyatristi</strong><br></h2><p>Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB), bireyin sosyal iletişim, etkileşim ve davranış alanlarında gelişimsel farklılıklar göstermesiyle karakterize edilen nörogelişimsel bir bozukluktur. Bu durum doğuştan gelir ve genellikle yaşam boyu devam eder. Ancak erken tanı ve uygun müdahalelerle otizmli bireylerin yaşam kalitesi önemli ölçüde artırılabilir. </p><p>Ankara’da çocuk ve ergen psikiyatristi olarak görev yapan Uzm. Dr. Emine Taşyürek, otizm tanısı, değerlendirme süreci ve bireyselleştirilmiş terapi yaklaşımlarıyla ailelere profesyonel destek sunmaktadır.</p><h2><strong>Otizm Nedir? Temel Özellikleri Nelerdir?</strong></h2><p>Otizm Spektrum Bozukluğu, her bireyde farklı şiddet ve belirtilerle seyredebilir. Bazı çocuklar hafif sosyal zorluklar yaşarken, bazıları ciddi dil ve iletişim problemleri ile birlikte yoğun tekrar eden davranışlar sergileyebilir. Otizmin başlıca özellikleri:</p><p>Göz teması kurmada zorluk<br>Sosyal etkileşimde sınırlılık<br>Konuşmada gecikme veya tamamen konuşmama<br>Kalıp davranışlar (el çırpma, sallanma)<br>Rutinlere aşırı bağlılık<br>Duyusal hassasiyetler (ışık, ses, dokunma)<br>Sembolik oyunlarda yetersizlik<br></p><p>Bu belirtiler genellikle 12–36 ay arasında fark edilir. Ankara’da bu tür belirtileri gözlemleyen aileler, Uzm. Dr. Emine Taşyürek gibi çocuk ve ergen psikiyatristlerine başvurarak tanı sürecini başlatabilirler.</p><h3><strong>Otizm Tanısı Nasıl Konur?</strong></h3><p>Otizm tanısı, tek bir testle değil; çok boyutlu değerlendirmelerle konur. Ankara’da Uzm. Dr. Emine Taşyürek tarafından yürütülen tanı süreci genellikle şu adımları içerir:</p><p>Gelişim öyküsünün detaylı olarak alınması<br>Aile ile kapsamlı görüşme<br>Çocuğun gözlemlenmesi ve oyun etkileşimi<br>Öğretmen ve bakımverenlerden alınan bilgiler<br>Gerekli durumlarda kullanılan standart testler:</p><p>ADOS (Autism Diagnostic Observation Schedule)<br>M-CHAT (Modified Checklist for Autism in Toddlers)<br>Denver Gelişimsel Tarama Testi<br>WISC-IV Zeka Testi<br>Tanı koymak, sadece belirtileri saptamak değil; aynı zamanda çocuğun güçlü yönlerini, gelişim alanlarını ve potansiyelini belirlemek anlamına da gelir. Bu nedenle Ankara’daki uzman bir psikiyatrist ile sürecin yürütülmesi büyük önem taşır.</p><h3><strong>Otizmin Nedenleri Nelerdir?</strong></h3><p>Otizmin kesin nedeni henüz tam olarak bilinmemekle birlikte, genetik ve çevresel faktörlerin etkileşimi sonucu ortaya çıktığı düşünülmektedir. Ailede otizm öyküsü olması, bazı gebelik komplikasyonları, ileri yaş baba gibi faktörler risk artırabilir. Aşılar ile otizm arasında bilimsel olarak hiçbir bağ bulunmadığı Dünya Sağlık Örgütü ve tüm uluslararası otizm otoriteleri tarafından net şekilde belirtilmiştir. Uzm. Dr. Emine Taşyürek, aileleri bu konuda doğru bilgilendirme konusunda da aktif bir rol üstlenmektedir.</p><h3><strong>Otizmde Erken Tanının Önemi</strong><br></h3><p>Otizmde erken tanı, çocuğun gelişimsel potansiyelini en üst düzeye çıkarmak için kritik bir adımdır. Erken yaşta başlanan özel eğitim, dil terapisi, oyun terapisi ve davranışçı yaklaşımlar sayesinde çocuklar sosyal ve bilişsel beceriler açısından önemli ilerlemeler gösterebilir. Ankara’da Uzm. Dr. Emine Taşyürek’in muayenehanesinde, 2–3 yaş döneminden itibaren otizm şüphesi olan çocuklara detaylı değerlendirme yapılmakta ve uygun yönlendirmeler sağlanmaktadır.</p><h3><strong>Otizm Tedavi Edilebilir mi?</strong></h3><p>Otizm, tamamen ortadan kaldırılan bir hastalık değil; ancak etkileri azaltılabilir ve çocuğun yaşam kalitesi iyileştirilebilir bir durumdur. "Tedavi" sözcüğü burada, çocuğun bağımsızlık düzeyini artırma, iletişim becerilerini geliştirme ve davranış sorunlarını azaltma anlamında kullanılır. </p><p>Uzm. Dr. Emine Taşyürek, Ankara’daki kliniğinde her çocuk için bireyselleştirilmiş müdahale planları oluşturmakta ve çocuğun güçlü yönlerini temel alarak gelişimi desteklemektedir.</p><h3><strong>Ankara’da Uygulanan Müdahale Yöntemleri</strong></h3><p>Ankara’da otizmli çocuklara yönelik çok sayıda merkez ve program mevcuttur. Dr. Emine Taşyürek’in kliniğinde önerilen temel yaklaşımlar şunlardır:</p><p>Eğitsel Müdahaleler: Özel eğitim, gelişimsel destek<br>Dil ve Konuşma Terapisi: Sözel ifade ve iletişim becerilerinin desteklenmesi<br>Uygulamalı Davranış Analizi (ABA): Olumlu davranışların artırılması, problem davranışların azaltılması<br>Duyu Bütünleme Terapisi: Duyusal hassasiyetlerin düzenlenmesi<br>Oyun Terapisi: Sosyal becerilerin oyun yoluyla kazandırılması<br>Aile Eğitimi ve Danışmanlık: Ailelerin sürece aktif katılımının sağlanması<br>Bu yöntemler, Ankara’daki bireysel farklılıkları dikkate alan profesyonel kurumlarla iş birliği içinde uygulanmaktadır.</p><h3><strong>Aileler Ne Yapmalı?</strong></h3><p>Otizm tanısı ailelerde ilk etapta bir şok etkisi yaratabilir. Ancak bu durumu kabullenmek ve çocuğun geleceği için pozitif bir yol haritası çizmek en sağlıklı yaklaşımdır. Aileler şu adımları izlemelidir:</p><p>Bilgi sahibi olun: Bilimsel kaynaklara başvurun<br>Destek alın: Psikiyatrist, özel eğitim uzmanı, psikologlarla iş birliği kurun<br>Gözlem yapın: Çocuğun ilgi alanlarını, tepkilerini takip edin<br>Sabırlı olun: Gelişim zaman alır<br>Kardeş ve çevre bilgilendirmesi yapın<br>Ankara’da Uzm. Dr. Emine Taşyürek, ailelerin bu süreci psikolojik olarak daha sağlıklı geçirebilmesi için danışmanlık desteği de sunmaktadır.</p><h3><strong>Otizmli Çocuklarda Okul Süreci</strong><br></h3><p>Otizmli çocukların okul hayatı bireysel desteklerle daha işlevsel hale getirilebilir. Ankara’da özel eğitim sınıfları, kaynaştırma eğitimi ve bireysel eğitim programları (BEP) gibi olanaklar sunulmaktadır. Ancak bu süreçte çocuğun eğitim hayatına uygun şekilde uyum sağlaması için okul-psikiyatrist-aile iş birliği şarttır. Uzm. Dr. Emine Taşyürek, gerektiğinde okul ziyaretleri ve öğretmen bilgilendirme çalışmalarıyla süreci desteklemektedir.</p><h3><strong>Otizmde Sık Yapılan Yanlışlar</strong></h3><p>Aileler arasında sık yapılan bazı yanlışlar şunlardır:</p><p>"Bekleyelim, konuşur" diye geç tanı almak<br>Alternatif tedavi yöntemlerine yönelip bilimsel tedaviden uzaklaşmak<br>Suçluluk duygusuyla hareket etmek<br>Karşılaştırma yapmak ("diğer çocuklar böyle değil")<br>Bu yanlışlar yerine profesyonel destek almak, çocuğun gelişimini olumlu yönde etkiler. Ankara’da doğru yönlendirme için Uzm. Dr. Emine Taşyürek gibi alanında uzman bir hekimden yardım almak süreci kolaylaştırır.</p><h3><strong>Sonuç: Otizm Tanısı Bir Son Değil, Yeni Bir Başlangıçtır</strong></h3><p>Otizm tanısı, bir yol ayrımı değil; yeni bir yolculuğun başlangıcıdır. Bu yolculukta sabır, bilgi, anlayış ve profesyonel destek en büyük rehberlerdir. </p><p>Ankara’da çocuk ve ergen psikiyatristi olarak çalışan Uzm. Dr. Emine Taşyürek, hem çocuklara hem ailelerine bu süreçte uzmanlığı ve şefkatiyle eşlik etmektedir.</p><p>Erken fark etmek, doğru değerlendirme yapmak ve bilimsel temelli müdahalelerle ilerlemek, otizmli çocukların potansiyellerini açığa çıkarmak için en etkili yoldur.</p><p>Bu içerik, Uzm. Dr. Emine Taşyürek’in Ankara’daki muayenehanesinde otizmli çocuklara ve ailelerine sunduğu uzman psikiyatrik destek hizmetini tanıtmak ve aileleri bilgilendirmek amacıyla hazırlanmıştır.</p><p><a title="Otizm Ankara" href="https://youtu.be/tJYw5k2pjlc?si=Dr2W3_ClOn781kYN" data-mce-href="https://youtu.be/tJYw5k2pjlc?si=Dr2W3_ClOn781kYN">Otizm Ankara</a></p><figure id="figure-189hpa1f2wmbeyucat"><iframe id="189hpa1f2wmbeyucat" src="https://www.youtube.com/embed/tJYw5k2pjlc" class="w-full bg-gray-100 rounded-lg md:rounded-xl lg:rounded-2xl" style="aspect-ratio: 16/9;" allowfullscreen="" data-url="https://youtu.be/tJYw5k2pjlc?si=Dr2W3_ClOn781kYN" data-corners="default" data-fullwidth="false" data-mce-src="https://www.youtube.com/embed/tJYw5k2pjlc" data-mce-style="aspect-ratio: 16/9;"></iframe></figure>

Otizm Spektrum Bozukluğu I Çocuk Psikiyatristi Ankara

<figure id="figure-0ngw1p6yuimbdsoxu3"><iframe id="0ngw1p6yuimbdsoxu3" src="https://www.youtube.com/embed/oB909IrSD4A" class="w-full bg-gray-100 rounded-lg md:rounded-xl lg:rounded-2xl" style="aspect-ratio: 16/9;" allowfullscreen="" data-url="https://youtu.be/oB909IrSD4A?si=8_o_w9YRk_br21Cq" data-corners="default" data-fullwidth="false" data-mce-src="https://www.youtube.com/embed/oB909IrSD4A" data-mce-style="aspect-ratio: 16/9;"></iframe></figure><h2><strong>Güçlü ve Özgüvenli Çocuk Yetiştirmek | Ankara</strong><br><strong>Uzm. Dr. Emine Taşyürek – Çocuk ve Ergen Psikiyatristi</strong><br></h2><p>Günümüzde çocukların sadece akademik başarılarıyla değil, duygusal dayanıklılıkları, sosyal ilişkileri ve özsaygılarıyla da değerlendirilmesi gerektiği anlayışı giderek yaygınlaşmaktadır. Güçlü ve özgüvenli çocuklar, hayatın zorluklarıyla başa çıkabilme, kendi potansiyellerini keşfetme ve toplum içinde sağlıklı ilişkiler kurabilme yetisine sahip bireyler olarak yetişir.</p><p> Ankara’da çocuk ve ergen psikiyatristi olarak görev yapan Uzm. Dr. Emine Taşyürek, özgüven gelişimini destekleyen bilimsel yaklaşımlar ve bireysel danışmanlık hizmetleriyle ailelere rehberlik etmektedir.</p><h3><strong>Özgüven Nedir? Neden Önemlidir?</strong><br></h3><p>Özgüven, bireyin kendine değer vermesi, kendi yeteneklerine inanması ve hayatın karşısına çıkardığı durumlarla başa çıkabileceğine dair duyduğu inançtır. Çocuklukta gelişen özgüven, bireyin akademik, sosyal ve duygusal yaşamını derinden etkiler. Yetersiz özgüven; utangaçlık, okul fobisi, sınav kaygısı, sosyal izolasyon gibi problemlere neden olabilir. Aşırı özgüven ise empati yoksunluğu ve uyum problemleri doğurabilir. Bu nedenle çocuklarda dengeli bir özsaygı ve özgüven gelişimi esastır.</p><p>&nbsp;<br>Ankara’da Ailelerin En Sık Karşılaştığı Özgüven Problemleri<br>Uzm. Dr. Emine Taşyürek’in Ankara’daki muayenehanesine başvuran ailelerin en sık dile getirdiği özgüven sorunları şunlardır:</p><p>Başarısızlık korkusu<br>Akran zorbalığına karşı savunmasızlık<br>Sosyal ortamlarda çekingenlik<br>Kendi başına karar verememe<br>Sık özür dileme, kendini suçlama eğilimi<br>Mükemmeliyetçilik ve aşırı onay ihtiyacı<br>Bu problemler, çocuk ve ergenlerin günlük yaşamını etkilediği gibi uzun vadede kimlik gelişimini de olumsuz etkileyebilir.</p><h3><strong>Güçlü ve Özgüvenli Bir Çocuk Yetiştirmek İçin Neler Yapılmalı?</strong><br></h3><p>Ankara’da psikiyatrist desteği arayan ebeveynlerin ilk sorduğu sorulardan biri şudur: "Çocuğumun özgüvenini nasıl artırabilirim?"</p><p>İşte Uzm. Dr. Emine Taşyürek’in önerdiği bilimsel temelli yöntemler:</p><p>Koşulsuz Sevgi Sunmak: Çocuğun başarısından çok varlığıyla değerli olduğunu hissettirmek.<br>Olumlu Geri Bildirim: Gerçekçi ama destekleyici geri bildirimlerle çocuğun farkındalığını artırmak.<br>Karar Alma Hakkı Vermek: Günlük küçük kararlarda söz hakkı tanımak, sorumluluk almasına katkı sağlar.<br>Başarısızlıkla Başa Çıkma Becerisi Kazandırmak: Hataların gelişimin doğal parçası olduğunu öğretmek.<br>Model Olmak: Kendi özsaygısını koruyan ebeveynler, çocuklarına da bu özelliği aktarır.<br>Sosyal Etkinliklere Teşvik: Kulüpler, spor takımları, sanatsal faaliyetler çocuğun kendini keşfetmesini sağlar.<br>Destekleyici Okul ve Aile İletişimi: Öğretmen ve ebeveynlerin aynı dili konuşması çocuğun güvenini artırır.</p><h3><strong>Özgüven Eksikliği Belirtileri Nelerdir?</strong></h3><p>Özgüveni düşük çocuklar genellikle aşağıdaki belirtileri gösterir:</p><p>Göz teması kurmaktan kaçınma<br>Sözlü olarak kendini ifade etmekte zorlanma<br>Kararsızlık, aşırı utangaçlık<br>Sürekli başkalarına göre hareket etme<br>"Yapamam" cümlesini sık kullanma<br>Kendi görünümünden ya da becerilerinden memnun olmama<br>Bu belirtiler gözlemlendiğinde, Ankara’da bir çocuk psikiyatristine başvurmak özgüven gelişimi için kritik olabilir.</p><h3><strong>Ergenlikte Özgüven Sorunları</strong><br></h3><p>Ergenlik dönemi, bireysel kimlik gelişiminin en yoğun yaşandığı dönemdir. Hormonal değişiklikler, fiziksel dönüşüm, arkadaş çevresiyle olan ilişkiler ve akademik baskılar ergenin özdeğeri üzerinde doğrudan etkilidir. Uzm. Dr. Emine Taşyürek, Ankara’daki ergen danışanlarıyla yaptığı görüşmelerde, aşağıdaki konuların özgüven problemlerinin temelini oluşturduğunu belirtmektedir:</p><p>Vücut imajı kaygısı<br>Akran baskısı<br>Sosyal medyada beğeni ve onay arayışı<br>Sınav performansıyla ilgili yüksek beklentiler<br>Bu dönemde ergenin kendini yeterli, kabul edilmiş ve güvende hissetmesi, yaşam boyu sürecek psikolojik sağlamlık açısından kritik önemdedir.</p><h3><strong>Psikiyatrist Desteği Ne Zaman Alınmalı?</strong><br></h3><p>Eğer çocukta özgüven eksikliği, sosyal izolasyon, okul başarısında düşüş, kaygı bozuklukları, depresif belirtiler, öfke patlamaları gibi durumlar gözleniyorsa bir uzman desteği alınmalıdır. Ankara’da faaliyet gösteren Uzm. Dr. Emine Taşyürek, çocuk ve ergen psikiyatrisi alanında uzun yıllara dayanan deneyimiyle özgüven gelişimi konularında ailelere birebir destek sağlamaktadır.</p><h3><strong>Özgüven Gelişimini Destekleyen Terapi Yöntemleri</strong></h3><p>Uzm. Dr. Emine Taşyürek’in Ankara’daki kliniğinde aşağıdaki yaklaşımlar sıkça uygulanmaktadır:</p><p>Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT): Olumsuz inançları sorgulama ve yeniden yapılandırma<br>Oyun Terapisi: Özellikle küçük çocuklarda iç dünyayı ifade etme ve kendilik algısını güçlendirme<br>Aile Terapisi: Ebeveynlerin destekleyici rolünü artırmak<br>Mindfulness Temelli Müdahaleler: Ergenlerde stres ve özfarkındalık yönetimini öğretmek<br>Bu terapiler çocuğun yaşına, kişilik yapısına ve mevcut psikolojik durumuna göre bireyselleştirilerek uygulanır.</p><h3><strong>Ebeveynlere Tavsiyeler</strong></h3><p>Etiketlemekten kaçının. "Tembel", "utangaç" gibi etiketler özgüveni zedeler.<br>Başkalarıyla kıyaslamayın. Her çocuk eşsizdir.<br>Sadece sonuçları değil, çabayı da övün.<br>Fiziksel temas kurun. Sarılmak, dokunmak güven hissini artırır.<br>Hatalar karşısında cezalandırmak yerine anlamlandırın.<br>Kendinizi de geliştirin. Sağlıklı ebeveynlik modeli çocuklara doğrudan yansır.<br>&nbsp;<br><strong>Okul ve Özgüven Arasındaki İlişki</strong></p><p>Okul, çocuklar için sadece akademik değil, aynı zamanda sosyal bir gelişim alanıdır. Öğretmenlerle kurulan olumlu ilişkiler, yapılan sunumlar, sınıf içi grup çalışmaları çocuğun kendine güvenini pekiştirir. Ancak başarısızlıkla ya da zorbalıkla karşılaşan çocuklar desteklenmediğinde özgüvenleri kırılabilir. Bu nedenle Ankara’daki okullarla iş birliği yapan uzmanlar, çocukların ihtiyaç duyduğu psikolojik desteği erken aşamada tespit edebilir.</p><p>&nbsp;<br><strong>Özgüvenli Çocuklar, Güçlü Yarınlar</strong><br></p><p>Özgüven, çocuklara hayat boyu eşlik eden bir kalkandır. Ailelerin sevgi dolu, sabırlı ve farkında yaklaşımlarıyla; uzman desteğiyle birleştiğinde çocuklar kendilerini değerli, yeterli ve başarılı hissederler. </p><p>Ankara’da çocuk ve ergen psikiyatristi Uzm. Dr. Emine Taşyürek, özgüven gelişimini destekleyen profesyonel yaklaşımı ve bireyselleştirilmiş tedavi planlarıyla çocukların geleceğine umutla bakmasını sağlamaktadır.</p><p>&nbsp;<br>Bu içerik, Ankara’da Uzm. Dr. Emine Taşyürek’in çocuk ve ergen psikiyatrisi alanındaki uzmanlığıyla ailelere güçlü ve özgüvenli bireyler yetiştirme konusunda rehberlik etme amacıyla hazırlanmıştır.</p><p><a title="Güçlü ve Özgüvenli Çocuk Yetiştirmek" href="https://youtu.be/oB909IrSD4A?si=8_o_w9YRk_br21Cq" target="_blank" rel="noopener" data-mce-href="https://youtu.be/oB909IrSD4A?si=8_o_w9YRk_br21Cq">Güçlü ve Özgüvenli Çocuk Yetiştirmek</a></p>