Uzm. Dr. Emine Taşyürek

Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) I Ankara

Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) Nedir?


Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB), bireyin dikkatini sürdürmekte güçlük yaşaması, yaşıtlarına göre aşırı hareketlilik sergilemesi ve dürtüsel davranışlar göstermesiyle tanımlanan nörogelişimsel bir bozukluktur. Bu belirtiler herkes tarafından zaman zaman yaşanabilirken, DEHB’li bireylerde bu durumlar daha sık, yoğun ve yaşam kalitesini olumsuz etkileyecek düzeyde gözlemlenir.

DEHB’in Günlük Yaşama Etkisi


DEHB, çocukların aile içi ilişkilerini, akranlarıyla olan etkileşimlerini, okul başarısını ve özgüven gelişimini önemli ölçüde etkileyebilir. Çocukluk çağında en sık karşılaşılan psikiyatrik bozukluklardan biri olması ve çok yönlü işlev kaybına neden olması nedeniyle özel bir öneme sahiptir.

DEHB Görülme Sıklığı ve Cinsiyete Göre Dağılım


Araştırmalar DEHB’nin toplumda %5 ila %8 oranında görüldüğünü ve erkek çocuklarda, kız çocuklara oranla üç kat daha fazla teşhis edildiğini göstermektedir. Özellikle kız çocuklarında dikkat eksikliği baskın tip daha yaygın olarak gözlemlenmektedir.

DEHB Türleri


DEHB üç temel alt tipe ayrılır:
- Dikkat Eksikliği Baskın Tip
- Hiperaktivite-İmpulsivite Baskın Tip
- Bileşik Tip (hem dikkat eksikliği hem hiperaktivite-impulsivite belirtileri birlikte görülür)
Bu tiplendirme, çocuğun gösterdiği baskın belirtilere göre yapılır.

DEHB’nin Nedenleri


DEHB’nin ortaya çıkmasında en önemli faktörlerden biri genetik yatkınlıktır. Aile öyküsünde benzer durumların bulunması, çocuğun riskini artırmaktadır.

Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu Belirtileri Nelerdir?


DEHB belirtileri, dikkat eksikliği ve hiperaktivite/dürtüsellik şeklinde iki ana grupta incelenir:

Dikkat Eksikliği Belirtileri


- Dikkatini toplamada güçlük
- Ayrıntılara dikkat edememe
- Dikkatsizce hatalar yapma
- Dinlemiyormuş gibi görünme
- Verilen yönergeleri izleyememe
- Planlama ve düzenlemeden kaçınma
- Zihinsel çaba gerektiren işlerden kaçınma
- Eşyaları sık sık kaybetme
- Dikkatin kolayca dağılması
- Günlük aktivitelerde unutkanlık

Hiperaktivite ve Dürtüsellik Belirtileri


- Sürekli hareket halinde olma
- Oturduğu yerde kıpırdanma
- Sessiz oyunlar oynayamama
- Oturması gereken durumlarda kalkma
- Aşırı konuşma
- Söz kesme, araya girme
- Sabırsızlık, acelecilik
- Sırasını bekleyememe
- İsteklerini erteleyememe

DEHB Tanı ve Değerlendirme Süreci


DEHB tanısı çocuk ve ergen psikiyatristleri tarafından kapsamlı bir değerlendirme sonucunda konulur. Bu süreçte çocuğun gelişim öyküsü, ailesiyle yapılan görüşmeler, ölçek ve formların doldurulması, okuldan bilgi alınması, gözlem ve klinik muayene gibi çeşitli adımlar yer alır. Tüm bu veriler bir araya getirilerek çocuğa özgü bir tedavi planı oluşturulur.

Ankara Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi  Uzm. Dr. Emine Taşyürek

DEHB Terapiler
Ankara merkezli çocuk ve ergen psikiyatristi ile DEHB terapisi

Acaba Çocuğunuz DEHB mi?

Çocuğunuz derslerde dikkatini toparlamakta zorlanıyor, verilen görevleri tamamlayamıyor ya da sık sık eşyalarını kaybediyorsa, bu durum DEHB’nin erken belirtileri olabilir. DEHB, sadece okul başarısını değil, sosyal ilişkileri ve özgüveni de etkileyebilir. Ankara’da çocuk ve ergen psikiyatristi tarafından yapılacak detaylı değerlendirme, erken tanı ve doğru tedavi planı için kritik önem taşır.

Çocuğum DEHB ise Ne Yapmalıyım?


Çocuğunuzda DEHB tanısı konulduğunda, ilk adım bu durumu kabullenmek ve uygun tedavi sürecine başlamaktır. Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT), sosyal beceri eğitimi ve aile danışmanlığı, DEHB tedavisinde etkili yöntemlerdir. Ankara’da Uzm. Dr. Emine Taşyürek, ebeveynlere sürece aktif katılım ve evde uygulanabilecek destekleyici yöntemler konusunda rehberlik eder.

Hiper Odaklanma Nedir?


DEHB genellikle dikkat dağınıklığı ile anılsa da, bazı çocuklarda hiper odaklanma olarak bilinen, belirli bir konuya aşırı yoğunlaşma durumu da görülür. Bu, doğru yönlendirildiğinde yararlı olabilir ancak diğer sorumlulukların ihmal edilmesine yol açabilir. 

DEHB’li Öğrencilere Okulda ve Sınavlarda Başarı Artırma Önerileri:


DEHB’li öğrenciler için zaman yönetimi, düzenli çalışma alışkanlıkları ve dikkat dağıtıcı unsurlardan uzak bir ortam büyük önem taşır. Ankara’da Uzm. Dr. Emine Taşyürek, öğrencilere akademik performanslarını artıracak kişiselleştirilmiş çalışma planları ve sınav stratejileri geliştirir.

Çocuk ve Ergenlerde Dürtüsellik Nedir?


Dürtüsellik, düşünmeden hareket etme, sıra bekleyememe veya başkalarının sözünü kesme gibi davranışlarla kendini gösterir. Bu durum, arkadaş ilişkilerinde ve akademik ortamda sorunlara yol açabilir. Profesyonel terapi ve aile rehberliği, dürtüselliğin kontrol altına alınmasında etkilidir.

Okul Öncesi Dönemde DEHB


Anaokulu ve kreş döneminde DEHB belirtileri genellikle hareketlilik, talimatlara uymama ve dikkat süresinin kısa olması ile fark edilir. Erken müdahale, ileride yaşanabilecek akademik ve sosyal sorunların önüne geçebilir.

Çocuk ve Ergenlerde MOXO Dikkat Testi:

Moxo Dikkat Testi, çocuk ve ergenlerde dikkat ve dürtü kontrolünü ölçen bilimsel bir değerlendirme aracıdır. Ankara’da Uzm. Dr. Emine Taşyürek tarafından uygulanan bu test, DEHB tanısında önemli bilgiler sunar ve tedavi sürecinin planlanmasına katkı sağlar.

Moxo Testi ve Ankara’da Uygulama Süreci

Moxo testi, DEHB tanısında dikkat, zaman yönetimi ve dürtü kontrolünü objektif olarak değerlendiren bir yöntemdir. Ankara’da Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Uzm. Dr. Emine Taşyürek kliniğinde uygulanan bu test, bilimsel doğrulukta sonuçlar sunar ve kişiye özel tedavi planının oluşturulmasına yardımcı olur.

DEHB ve Okul


DEHB’li öğrenciler, dikkat ve odaklanma sorunları nedeniyle derslerde geri kalabilir. Okul rehberlik servisi, öğretmen iş birliği ve bireyselleştirilmiş eğitim planları bu süreçte büyük önem taşır.

Ankara Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Uzm. Dr. Emine Taşyürek
dikkat eksikliği hiperaktivite Çocuklarda aşırı hareketlilik ve dikkat sorunları için profesyonel yardım

Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB): Yanlış Bilinenler ve Gerçekler

Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB), çocuk ve ergenlerde sık görülen nörogelişimsel bir bozukluktur. Toplumda DEHB hakkında pek çok yanlış inanış ve önyargı bulunmaktadır. Bu yanlış bilgiler, tanı ve tedavi sürecini geciktirebilmekte, ailelerin gereksiz kaygı yaşamasına neden olabilmekte ve çocukların damgalanmasına yol açabilmektedir.

Ankara'da Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Uzm. Dr. Emine Taşyürek olarak, DEHB hakkındaki yanlış bilinenleri düzeltmek ve ailelere doğru bilgiler sunmak öncelikli hedeflerimizden biridir.

1. Yanlış: DEHB bir hastalık değil, modern yaşamın getirdiği bir sorundur.

Gerçek: DEHB, nörobiyolojik temelli bir bozukluktur. Beyin görüntüleme çalışmaları, DEHB'li bireylerin beyin yapısı ve işleyişinde farklılıklar olduğunu göstermektedir. Genetik faktörler DEHB gelişiminde önemli rol oynar; DEHB'li çocukların birinci derece akrabalarında benzer sorunlar görülme olasılığı daha yüksektir.

2. Yanlış: DEHB, kötü ebeveynlik veya disiplinsizlik sonucu ortaya çıkar.

Gerçek: DEHB, ebeveynlik hatalarından kaynaklanmaz. Ancak, uygun olmayan ebeveyn tutumları DEHB belirtilerini şiddetlendirebilir. DEHB'li çocuğa sahip ailelerin, çocuklarının davranışlarını yönetmek için özel stratejiler öğrenmeye ihtiyaçları vardır.

3. Yanlış: DEHB ilaçları bağımlılık yapar ve tehlikelidir.

Gerçek: Doktor kontrolünde ve uygun dozda kullanılan DEHB ilaçları güvenlidir. Aksine, tedavi edilmeyen DEHB, ilerleyen yaşlarda madde bağımlılığı riskini artırabilmektedir. İlaç tedavisi, DEHB'nin temel belirtilerini kontrol altına alarak çocuğun günlük işlevselliğini artırmayı hedefler.

4. Yanlış: DEHB yalnızca erkek çocuklarda görülür.

Gerçek: DEHB her iki cinsiyette de görülmekle birlikte, erkek çocuklarda daha sık tanı konulmaktadır. Kız çocuklarındaki DEHB belirtileri daha çok dikkatsizlik tipinde olduğu ve hiperaktivite daha az ön planda olduğu için gözden kaçabilmektedir.

5. Yanlış: DEHB, çocuk büyüyünce kendiliğinden geçer.

Gerçek: DEHB belirtileri yetişkinliğe kadar devam edebilir. Yetişkinlerin yaklaşık %30-60'ında çocukluk dönemindeki DEHB belirtileri devam eder. Erken tanı ve tedavi, çocuğun akademik, sosyal ve duygusal gelişimini destekleyerek uzun vadeli olumlu sonuçlar sağlar.

6. Yanlış: DEHB tanısı koymak için yalnızca bir test yeterlidir.

Gerçek: DEHB tanısı kapsamlı bir değerlendirme gerektirir. Klinik görüşme, aile ve öğretmen değerlendirme ölçekleri, davranış gözlemleri ve nöropsikolojik testler (MOXO dikkat testi gibi) tanı sürecinin önemli bileşenleridir.

7. Yanlış: DEHB'li çocuklar asla odaklanamazlar.

Gerçek: DEHB'li çocuklar ilgi duydukları konulara yoğun şekilde odaklanabilirler (hiperfokus). Asıl sorun, dikkati önemsiz de olsa ilgi çekici olmayan görevlere yönlendirememek ve sürdürememektir.

8. Yanlış: DEHB, yüksek zekâlı çocuklarda görülmez.

Gerçek: DEHB, her zekâ düzeyindeki çocukta görülebilir. Yüksek zekâ, DEHB belirtilerini maskeleyebilir, bu da tanı koymayı güçleştirebilir. Üstün zekâlı DEHB'li çocuklar, potansiyellerinin altında performans gösterebilirler.

9. Yanlış: DEHB aşırı şeker tüketiminden kaynaklanır.

Gerçek: Bilimsel çalışmalar, şeker tüketimi ile DEHB arasında doğrudan bir bağlantı olduğunu göstermemektedir. Ancak dengesiz beslenme ve aşırı şeker tüketimi, tüm çocuklarda olduğu gibi DEHB'li çocuklarda da davranış sorunlarını artırabilir.

10. Yanlış: DEHB tedavisinde ilaç dışında seçenek yoktur.

Gerçek: DEHB tedavisi multidisipliner bir yaklaşım gerektirir. İlaç tedavisi, davranışçı terapiler, aile eğitimi, okul destek programları ve yaşam tarzı düzenlemeleri tedavinin önemli bileşenleridir. Her çocuğun ihtiyaçlarına göre kişiselleştirilmiş bir tedavi planı oluşturulmalıdır.

Çocuklarda Dikkat ve Algı Testleri I Ankara Çocuk Psikiyatri
ankara en iyi çocuk psikiyatrisi tarafından dikkaet ekskliği ve hiperaktif cocuklara yapılan moxo testi ve online terapisi

Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğunun Nedenleri Nelerdir?


Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB), tek bir nedene bağlı olmayan, çok faktörlü bir bozukluktur. Araştırmalar, DEHB’nin gelişiminde genetik, biyolojik ve çevresel etkenlerin birlikte rol oynadığını göstermektedir.

Genetik faktörler, DEHB’nin en güçlü nedenlerinden biridir. Ailede DEHB öyküsü bulunan çocuklarda bu bozukluğun görülme olasılığı daha yüksektir. Beyin görüntüleme çalışmalarında, DEHB’li bireylerin dikkat ve davranış kontrolüyle ilgili beyin bölgelerinde yapısal ve işlevsel farklılıklar olduğu bulunmuştur. Özellikle dopamin ve noradrenalin gibi nörotransmitterlerin dengesizliği, dikkat süresini ve dürtü kontrolünü olumsuz etkileyebilir.

Bunun yanında, gebelikte alkol, sigara ya da madde kullanımı, düşük doğum ağırlığı, erken doğum, beyin hasarı ve doğum sırasında oksijen yetersizliği gibi biyolojik risk faktörleri de DEHB gelişimini etkileyebilir. Ayrıca, aşırı ekran maruziyeti, uyaran eksikliği, beslenme yetersizlikleri ve yoğun stresli aile ortamı gibi çevresel faktörler de semptomların şiddetini artırabilir. Ancak bu çevresel faktörler tek başına DEHB’ye neden olmaz, genetik yatkınlıkla birleştiğinde etkili olabilir.

Ankara Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Uzm. Dr. Emine Taşyürek

Çocuklarda DEHB için oyun terapisi ve bilişsel davranışçı terapi

Çocuklarda Hiperaktivite Bozukluğu:


Hiperaktivite, çocukluk çağında sıkça gözlenen ve çoğu zaman göz ardı edilen davranışsal bir bozukluktur. Bu durum yalnızca yüksek enerjili olma hali değildir; çocuğun yaşına, gelişim düzeyine ve sosyal ortamına göre aşırı hareketlilik göstermesi, dikkatini sürdürememesi ve dürtülerini kontrol edememesi gibi sorunlarla karakterizedir. Hiperaktivite, DEHB'nin (Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu) bir alt başlığı olarak da değerlendirilebilir ancak bazı çocuklar yalnızca hiperaktif belirtiler gösterebilir.

Hiperaktivite ile Normal Hareketliliğin Farkı

Her çocuk zaman zaman enerjik ve hareketli olabilir. Ancak hiperaktivite, çocuğun yaşına uygun olmayan ölçüde sürekli hareket halinde olması ve bu hareketliliğin sosyal ilişkilerini, akademik başarısını veya ev içi düzeni olumsuz etkilemesi ile ayırt edilir. Normal hareketlilik geçici ve bağlama bağlıdır; hiperaktivite ise süreklilik gösterir.

Hiperaktivite Ne Zaman Klinik Sorun Sayılır?

Çocuğun hareketliliği sınıf ortamında, arkadaş ilişkilerinde ya da aile içi düzende belirgin sorunlara yol açıyorsa, bu durumun profesyonel bir değerlendirme ile ele alınması gerekir. Özellikle öğretmenlerin sıkça "yerinde duramıyor", "söz kesiyor", "derse adapte olamıyor" gibi geri bildirimleri önemli işaretlerdir.

Hiperaktvite: Okul Öncesi Dönemde Belirtiler

Hiperaktivite bozukluğu genellikle okul öncesi dönemde kendini belli eder. Bu yaş grubundaki çocuklar kısa süreli oyunlara bile odaklanmakta zorlanabilir, sık sık yer değiştirir, oyuncaklara zarar verebilir ya da tehlikeli davranışlar gösterebilir.

Hiperaktivitede Okul Çağında ve Ergenlikte Görülen Davranışlar

Okul çağına gelen çocuklarda hiperaktivite, sınıf kurallarına uymakta zorlanma, sürekli konuşma, sırada oturamama gibi davranışlarla kendini gösterir. Ergenlik döneminde ise bu hareketlilik azalsa da içsel huzursuzluk, sabırsızlık ve sosyal uyumsuzluklar gözlemlenebilir.

Hiperaktivite: Sosyal İlişkilerde Zorluklar

Hiperaktif çocuklar arkadaş ilişkilerinde sık sık çatışma yaşayabilir, kurallara uymamak ya da sıraya girmemek gibi nedenlerle dışlanabilir. Bu durum çocuğun özgüvenini zedeleyebilir ve sosyal anksiyete geliştirmesine neden olabilir.

Hiperaktivite: Genetik ve Nörolojik Faktörler

Hiperaktivite bozukluğunun nedenleri arasında genetik yatkınlık önemli yer tutar. Ailede benzer tanılar bulunması risk faktörüdür. Ayrıca beyindeki dopamin ve norepinefrin gibi nörotransmitterlerin işleyişindeki bozukluklar da hiperaktiviteyle ilişkilendirilir.

Aile Dinamikleri ve Çevresel Etkiler

Ev içindeki düzensizlik, aşırı disiplin ya da ihmal gibi faktörler hiperaktivite belirtilerini şiddetlendirebilir. Ebeveynlerin tutarsız davranışları, çocuğun davranışlarını kontrol etme becerisini olumsuz etkileyebilir.

Beyin Gelişimi ve Dikkat Sistemleri
Yapılan beyin görüntüleme çalışmaları, hiperaktivite bozukluğu olan çocuklarda frontal korteks ve bağlantılı yapılarında işlevsel farklılıklar olduğunu göstermektedir. Bu alanlar dikkat, dürtü kontrolü ve motor hareketlerin düzenlenmesinde rol oynar.

Hiperaktivite: Psikiyatrik Değerlendirme Süreci

Tanı koymak için çocuk psikiyatristi tarafından ayrıntılı bir görüşme yapılır. Çocuğun evde ve okulda sergilediği davranışlar, öğretmen ve aile geri bildirimleri dikkate alınarak analiz edilir. Gerekli durumlarda psikolojik testler de tanı sürecine dahil edilir.

DEHB ile Sadece Hiperaktivitenin Ayrımı

Her hiperaktif çocuk aynı zamanda dikkat eksikliği göstermeyebilir. Sadece hiperaktivite bozukluğu tanısı, DEHB'den farklıdır. Bu nedenle dikkat eksikliği belirtileri olmayan çocuklarda da hiperaktivite teşhisi konulabilir.

Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT)
Hiperaktivite bozukluğunda en etkili terapilerden biri BDT’dir. Çocuğun davranışlarını fark etmesi, dürtülerini yönetebilmesi ve problem çözme becerilerini geliştirmesi hedeflenir.

Hiperaktivite:  İlaç Tedavisi Kullanımı ve Endikasyonlar

Bazı durumlarda ilaç tedavisi gerekebilir. İlaçlar doktor kontrolünde kullanılarak hiperaktivite belirtilerinin azaltılmasına yardımcı olabilir.

Hiperaktif Çocuklarda Aile Eğitimi ve Psiko-eğitim Yaklaşımları

Ebeveynlerin, çocuklarının davranışlarını daha iyi anlamaları ve uygun müdahale yöntemlerini öğrenmeleri önemlidir. Ailelere yönelik danışmanlık ve eğitim, tedavi sürecini destekler.

Ankara Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Uzm. Dr. Emine Taşyürek

hiperaktif cocuk Okul çağındaki çocuklarda dikkat eksikliği için psikiyatrik çözüm

Çocuk ve Ergenlerde Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite (DEHB) ve MOXO Dikkat Testi


MOXO Dikkat Testi, çocuk ve ergenlerde dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunu (DEHB) objektif olarak değerlendirmek için kullanılan bilimsel bir ölçüm aracıdır. Ankara’da uzman desteği arayan aileler için bu test, çocuğun dikkat süresini, dürtüselliğini, hiperaktivite düzeyini ve zamanlama becerilerini kapsamlı şekilde analiz eder. DEHB tanısında kullanılan görüşme ve ölçeklerin yanında MOXO Dikkat Testi’nin en büyük avantajı, bilgisayar ortamında objektif ve standart bir ölçüm sunmasıdır.

MOXO testi sırasında çocuğa belirli uyaranlar sunulur ve bu uyaranlara verilen tepkiler kayıt altına alınır. Test, dikkat dağınıklığını, hata oranını, zamanlama sorunlarını ve dürtüsel davranışları ayrıntılı bir şekilde raporlar. Çocuklarda görülen DEHB belirtileri günlük yaşamda ders çalışma, ödev yapma ve sınavlara hazırlanma süreçlerinde ciddi zorluklar yaratabilir. Bu noktada MOXO Dikkat Testi, tanıyı destekleyici ve tedavi planının oluşturulmasına yardımcı bir araçtır.

Uzm. Dr. Emine Taşyürek, Ankara’da çocuk ve ergenlere yönelik klinik çalışmalarında MOXO Dikkat Testi’ni kullanarak DEHB belirtilerinin objektif analizini yapmaktadır. Aileler için bu test, yalnızca tanıyı desteklemekle kalmaz, aynı zamanda çocuğun güçlü ve zayıf yönlerini görerek eğitim planını daha sağlıklı şekilde yapılandırma fırsatı sunar. Böylelikle çocuklar hem okulda hem de sosyal yaşamlarında daha başarılı ve uyumlu hale gelebilir.

MOXO Dikkat Testi Ankara
ankara moxo dikkat testi ve zeka testleri iq testi

Sınav Kaygısı ve  Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite (DEHB)  İlişkisi


Sınav kaygısı, çocuk ve ergenlerde yaygın görülen bir problemdir. Ancak DEHB tanısı alan çocuklarda sınav kaygısı daha yoğun yaşanır. Çünkü dikkat eksikliği olan çocuklar sınavlarda soruları kaçırabilir, soruları yanlış anlayabilir veya zamanı verimli kullanamayabilir. Hiperaktif çocuklar ise sınav sırasında dikkatlerini soruya odaklayamayıp dikkatsizce cevap verebilir. Tüm bu durumlar başarısızlık korkusunu artırarak sınav kaygısını yükseltir.

Sınav kaygısı yalnızca akademik başarıyı değil, aynı zamanda özgüveni ve psikolojik dayanıklılığı da etkiler. Ankara’da DEHB tanısıyla takip edilen birçok öğrenci, sınav dönemlerinde yoğun kaygı ve stres yaşamaktadır. Bu nedenle hem DEHB hem de sınav kaygısına yönelik bütüncül bir tedavi yaklaşımı önemlidir. Uzm. Dr. Emine Taşürek, sınav kaygısı yaşayan çocuk ve ergenlerde dikkat artırıcı stratejiler, nefes egzersizleri, gevşeme teknikleri ve bilişsel-davranışçı yöntemleri kullanarak kaygıyı azaltmaya yardımcı olur.

Sonuç olarak, DEHB ve sınav kaygısı birlikte ele alındığında, çocuğun akademik ve ruhsal gelişimi için erken müdahale ve profesyonel destek büyük önem taşımaktadır. Ailelerin bu süreçte uzman desteği almaları, hem çocuğun sınav başarısını hem de psikolojik iyilik halini güçlendirmektedir. Ankara Çocuk Psikiyatristi Uzm. Dr. Emine Taşyürek.

Sınav Kaygısı Terapisi Ankara
Ankara çocuk psikiyatristi ile hiperaktivite bozukluğu online seansı

Okul Sorunları ve Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite (DEHB)  İlişkisi


DEHB, okul başarısını doğrudan etkileyen bir bozukluktur. Çocuk ve ergenlerde dikkat eksikliği, ödevleri tamamlayamama, sınavlarda hata yapma, derslerde dikkati toparlayamama gibi sorunlara yol açar. Hiperaktivite ise sınıfta huzursuzluk, yerinde duramama, öğretmen uyarılarını dikkate almama gibi davranışsal problemlere neden olabilir. Ankara’da DEHB tanısı konan pek çok çocuk, okul ortamında bu sorunları yoğun bir şekilde yaşamaktadır.

Okul sorunları, yalnızca akademik başarıyı değil, aynı zamanda arkadaş ilişkilerini ve öğretmenlerle olan iletişimi de olumsuz etkiler. Dikkat eksikliği olan çocuklar dersleri anlamakta zorlanırken, hiperaktif çocuklar sınıfta kurallara uyum sağlayamayabilir. Bu durum, öğretmenler tarafından disiplin sorunları olarak algılanabilir. Ancak temelde sorun, DEHB’nin yarattığı dikkat ve davranış düzenleme güçlüğüdür.

Ankara Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Uzm. Dr. Emine Taşyürek, okul sorunlarının çözümünde aile, öğretmen ve çocuk üçgeninde iş birliğinin önemini vurgulamaktadır. Ankara’da DEHB tedavisinde uygulanan yöntemler arasında ilaç tedavisi, psikoeğitim, davranışçı terapi ve okul desteği bulunmaktadır. Okul sorunlarının çözümü için öğretmenlerin bilgilendirilmesi ve çocuğa uygun bireysel eğitim planı hazırlanması kritik öneme sahiptir.

Okul Danışmanlığı ve Akademik Destek | Ankara
Ergenlerde dikkat dağınıklığı ve dürtüsellik için psikiyatrik destek online terapi moxo testi

Uzm. Dr. Emine Taşyürek’in DEHB Tedavi Yaklaşımı


Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB), çocukluk çağında başlayan ve dikkat eksikliği, aşırı hareketlilik ile dürtü kontrolünde zorluk şeklinde görülen nörogelişimsel bir bozukluktur. Bu durum, çocuğun akademik başarısını, arkadaş ilişkilerini, aile içi iletişimini ve özgüven gelişimini önemli ölçüde etkileyebilir. DEHB belirtileri her çocukta farklı şekillerde görülür; bazı çocuklar daha çok dikkatini toplamada zorlanırken, bazıları hiperaktif ve dürtüseldir.

Ankara’da DEHB tanısı alan çocuk ve ergenler için doğru ve zamanında başlatılan tedavi süreci büyük fark yaratır. Tedavi genellikle çok yönlüdür: bireysel psikoeğitim, davranışsal terapi, ebeveyn eğitimi ve gerektiğinde ilaç desteği gibi unsurları kapsar. Çocuğun yaşına, ihtiyaçlarına ve semptomların şiddetine göre planlanır. Bu süreçte aileyle güçlü bir iş birliği kurulması, çocuğun ilerlemesini doğrudan etkiler.

Ankara Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Uzm. Dr. Emine Taşyürek, DEHB tedavisinde bilimsel temelli, çocuğa özel yaklaşımıyla öne çıkar. Her çocuğu kendi gelişimsel yapısı içinde değerlendirir; dikkat becerilerini güçlendirmeye, dürtü kontrolünü artırmaya ve sosyal becerileri geliştirmeye yönelik uygulamalarla destek sağlar. Aileyi sürece dahil ederek sürdürülebilir ve etkili sonuçlar hedefler. Ankara’da DEHB tedavisinde uzman, güvenilir ve çözüm odaklı bir destek arıyorsanız, Dr. Emine Taşyürek’in deneyimli yaklaşımıyla tanışabilirsiniz.

İletişim ve Randevu - Ankara Çocuk ve Ergen Psikiyatristi
Dürtüsellik ve sabırsızlık yaşayan çocuklara özel Ankara psikiyatri desteği

Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) - Sık Sorulan Sorular

Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Tanısı Nasıl Konur?

DEHB tanısı, tek bir testle konulmaz. Kapsamlı bir değerlendirme süreci gerektirir. Bu süreç, Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Uzm. Dr. Emine Taşyürek tarafından yürütülür. İlk adım, aile ve çocukla yapılan detaylı bir klinik görüşmedir. Aileden çocuğun gelişim öyküsü, belirtilerin ne zaman başladığı, hangi ortamlarda görüldüğü ve aile öyküsü öğrenilir. Okuldan alınan bilgiler (öğretmen görüşleri, davranış derecelendirme ölçekleri) tanı için kritik öneme sahiptir, çünkü DEHB belirtileri genellikle birden fazla ortamda (ev, okul) görülür. Çocuğun kendisiyle yapılan görüşmede ise onun duygusal ve sosyal dünyası anlaşılmaya çalışılır. Fiziksel muayene ve gerekli görülürse bazı testler, benzer belirtilere neden olabilecek diğer tıbbi durumları (tiroid problemleri, işitme-görme sorunları) ekarte etmek için istenebilir. Dr. Taşyürek, tüm bu bilgileri DSM-5 tanı kriterleri ışığında değerlendirerek kesin tanıyı koyar ve kişiye özel bir tedavi planı oluşturur.

DEHB Tedavisi Kaç Yaşında Başlanır?

DEHB belirtileri genellikle okul öncesi dönemde fark edilse de tedaviye başlama zamanı çocuğun ihtiyacına göre değişkenlik gösterir. Erken müdahale her zaman en iyi sonucu verir. Uzm. Dr. Emine Taşyürek, tanı konulduktan sonra tedaviye hemen başlanmasını önermektedir. Okul öncesi dönemde (4-6 yaş) ilk tercih, oyun terapisi ve öncelikle aile eğitimi ve davranışçı müdahalelerdir. İlaç tedavisi, bu yaş grubunda ikinci planda tutulur ve ancak belirtiler çok şiddetliyse ve davranışçı yöntemler yetersiz kaldıysa düşünülür. Okul çağındaki çocuklarda (7 yaş ve üzeri) ise, eğitim hayatını ve sosyal ilişkilerini ciddi şekilde etkileyen DEHB için, davranışçı terapilerle birlikte ilaç tedavisi sıklıkla gündeme gelir. Dr. Taşyürek, tedavi kararını çocuğun bireysel ihtiyaçlarına, ailenin görüşüne ve belirtilerin şiddetine göre titizlikle alır.

DEHB Okul Başarısını Nasıl Etkiler?

DEHB, okul başarısını olumsuz etkileyen en önemli nedenlerden biridir. Dikkat eksikliği, çocuğun derste odaklanmasını, öğretmeni dinlemesini ve talimatları takip etmesini zorlaştırır. Hiperaktivite ve dürtüsellik ise sınıfta oturamama, sırasını bekleyememe ve arkadaşlarını rahatsız etme gibi davranışlarla ders verimliliğini düşürür. Ödevleri unutma, eşya kaybetme, sınavlarda dikkatsizce hatalar yapma sık görülür. Tüm bunlar, çocuğun potansiyeli yüksek olsa dahi akademik performansının beklenenin altında kalmasına yol açar. Bu süreklilik arz ettiğinde, çocukta "başarısızlık" hissi ve özgüven kaybı gelişebilir. Uzm. Dr. Emine Taşyürek, tedavi ve okul ile iş birliği sayesinde bu olumsuz etkilerin azaltılabileceğini, çocuğun öğrenme sürecine yeniden dahil olabileceğini vurgular.

DEHB Olan Çocuklar Sosyal İlişkilerde Ne Gibi Sorunlar Yaşar?

DEHB'li çocuklar, sosyal ipuçlarını okumakta ve davranışlarının sonuçlarını öngörmekte zorlanabilirler. Dürtüsellikleri, sıralarını beklememelerine ve oyunları bölmelerine neden olur. Hiperaktivite, yaşıtlarıyla sakin oyunlar oynamalarını engelleyebilir. Dikkat eksikliği, sohbeti takip etmeyi ve karşılıklı diyaloğu sürdürmeyi güçleştirebilir. Tüm bu faktörler, arkadaşlık kurmakta ve sürdürmekte ciddi zorluklar yaşamalarına, sıklıkla dışlanmalarına ve akran zorbalığına maruz kalmalarına yol açabilir. Bu reddedilme deneyimleri, zamanla kaygı, depresyon ve benlik saygısında azalma gibi ikincil sorunları beraberinde getirebilir. Uzm. Dr. Emine Taşyürek, sosyal beceri eğitimi ve terapötik müdahalelerle bu çocuklara uygun iletişim stratejileri öğretmenin ve sosyal ortamlarda yaşadıkları zorlukları aşmalarına yardım etmenin mümkün olduğunu belirtmektedir.

DEHB Tedavisinde Aileye Düşen Görevler Nelerdir?

Aile, DEHB tedavisinin en önemli ve aktif parçalarından biridir. Uzm. Dr. Emine Taşyürek, ailelere şu konularda rehberlik eder: Öncelikle, çocuğun davranışlarını bir "şımarıklık" veya "tembellik" olarak değil, bir nörogelişimsel farklılık olarak anlamak temel esastır. Tutarlı ve net sınırlar koymak, olumlu davranışları hemen ve somut bir şekilde ödüllendirmek, olumsuz davranışlar için ise yapıcı sonuçlar uygulamak etkilidir. Çocukla açık ve sakin bir iletişim dili kurmak, onun duygularını ifade etmesine izin vermek önemlidir. Ev ortamını düzenli ve öngörülebilir kılmak (rutinler oluşturmak), dikkat dağıtıcı unsurları azaltmak çocuğun odaklanmasını kolaylaştırır. Aileler, Dr. Taşyürek'in önerdiği davranışçı teknikleri evde uygulayarak tedaviyi destekler ve iyileşme sürecini hızlandırırlar.

Çocuğun Hiperaktif Olduğu Nasıl Anlaşılır?

Hiperaktivite, yalnızca "çok hareketlilik" değildir; yerinde duramama, oturması gereken durumlarda oturamama, sürekli kıpır kıpır olma, aşırı koşuşturma, çok konuşma ve sessizce oynamakta güçlük çekme gibi belirtilerle kendini gösterir. Hiperaktif bir çocuk, adeta "motor takılmış gibi" davranır. Ancak, bu tanımlamaları yalnızca ev ortamında değil, okul ve sosyal ortam gibi en az iki farklı alanda gözlemlemek gerekir. Her hareketli çocuk hiperaktif değildir; yaşının gereği enerjik olabilir. Uzm. Dr. Emine Taşyürek, bu ayrımı yapmak için kapsamlı bir değerlendirme yapar. Tanı koyarken, hareketliliğin çocuğun öğrenmesini, arkadaşlık ilişkilerini ve günlük işlevselliğini ne derecede bozduğuna odaklanır.

DEHB Hangi Sorunlara Yol Açar, Tedavi Edilmezse?

Tedavi edilmeyen DEHB, çocuğun hayatının her alanında kalıcı ve olumsuz etkilere yol açabilir. Akademik alanda okul başarısızlığı, okul reddi ve öğrenme güçlükleri gelişebilir. Sosyal ilişkilerde akran çatışmaları, dışlanma ve yalnızlık sık görülür. Dürtüsellik, kazalara ve yaralanmalara yatkınlığı artırır. Sürekli eleştiri ve başarısızlık deneyimleri, düşük özgüven, kaygı bozuklukları, depresyon ve karşıt olma karşıt gelme bozukluğu gibi ikincil ruhsal sorunlara zemin hazırlar. Ergenlik ve yetişkinlik döneminde ise madde kullanımı, antisosyal davranışlar ve istikrarsız iş hayatı riski artabilir. Erken ve etkin bir tedavi ile bu olumsuz zincirin kırılabileceğini ve çocuğun sağlıklı bir geleceğe sahip olmasının önünün açılabileceğini vurgulamaktadır.

Dikkat Eksikliği Tedavisi Kaç Yaşında Başlar?

Dikkat eksikliği belirtileri fark edilir edilmez, yani okul öncesi dönemden itibaren destek süreci başlayabilir. Ancak, yapılandırılmış tedavi yaklaşımları çocuğun yaşına göre değişiklik gösterir. Okul öncesi çocuklarda (3-6 yaş) birincil tedavi yöntemi, aile eğitimi ve oyun temelli davranışçı müdahalelerdir. Okul çağına gelmiş (6-7 yaş ve üzeri) ve akademik-sosyal uyumu ciddi şekilde etkilenen çocuklarda ise, davranışçı terapilerle birlikte ilaç tedavisi oldukça etkili bir seçenektir. Uzm. Dr. Emine Taşyürek, tanıyı koyduktan sonra çocuğun ihtiyaç analizini yaparak, hangi yaşta olursa olsun en uygun ve kanıta dayalı tedavi planını aileyle iş birliği içinde oluşturur. Hiçbir zaman için "çok erken" veya "çok geç" değildir.

Dikkat Eksikliği Kendiliğinden Geçer Mi?

DEHB, nörogelişimsel bir bozukluktur ve kendiliğinden geçmez. Belirtiler zamanla şekil değiştirebilir. Örneğin, hiperaktivite ergenlikte azalabilir ve yerini içsel bir huzursuzluğa bırakabilir. Ancak, dikkat eksikliği ve dürtüsellik sorunları genellikle yetişkinliğe kadar devam eder. Ergenlik ve yetişkinlik döneminde iş, evlilik ve sosyal ilişkilerde ciddi zorluklara neden olabilir. Bu nedenle, "Büyüyünce düzelir" düşüncesi doğru değildir ve çocuğun gereksiz yere zorlanmasına, özgüven kaybına ve ikincil psikiyatrik sorunların gelişmesine yol açabilir. 

Dikkat Bozukluğu Nasıl Tedavi Edilir?

DEHB tedavisi, çok yönlü ve kişiselleştirilmiş bir yaklaşım gerektirir. En etkin tedavi modeli, genellikle kombinasyon tedavisidir. Uzm. Dr. Emine Taşyürek şu yöntemleri planlar:

1. Psikoeğitim: Aile ve çocuğun DEHB'yi anlaması sağlanır.

2. İlaç Tedavisi: Özellikle dikkat eksikliği, dürtüsellik ve hiperaktivite üzerinde oldukça etkili olan, hekim kontrolünde kullanılan ilaçlar reçete edilebilir.

3. Davranışçı Terapiler: Çocuğa organizasyon, planlama, zaman yönetimi becerileri kazandırılır; olumlu davranışlar pekiştirilir.

4. Aile Eğitimi ve Danışmanlığı: Ebeveynlere, çocuklarıyla nasıl etkili iletişim kuracakları ve davranışlarını nasıl yönetecekleri öğretilir.

5. Okul ile İş Birliği: Öğretmenler bilgilendirilir ve sınıf içi düzenlemeler (oturma düzeni, ek süre vb.) yapılır. Dr. Taşyürek, bu bileşenlerden hangilerinin gerekli olduğuna çocuğun ihtiyaçlarına göre karar verir.

DEHB İle Başa Çıkma Yolları

DEHB ile etkili bir şekilde başa çıkmak için evde uygulanabilecek pratik stratejiler mevcuttur. Uzm. Dr. Emine Taşyürek ailelere şu önerilerde bulunur:

Rutin Oluşturun: Günlük aktiviteleri (yemek, ödev, uyku) belirli bir düzene oturtmak çocuğa öngörülebilirlik sağlar.

Net ve Kısa Talimatlar Verin: "Odani topla" yerine "Oyuncaklarini kutunun içine koy" gibi spesifik yönergeler kullanın.

Olumlu Davranışları Övün ve Ödüllendirin: En küçük olumlu adımı bile takdir etmek motivasyonu artırır.

Dikkat Dağıtıcıları Azaltın: Ödev yapacağı masayı sadeleştirin, sessiz bir ortam sağlayın.

Büyük Görevleri Küçük Parçalara Bölün: Bu, çocuğun gözünde işi küçülterek başlamasını kolaylaştırır.

Sağlıklı Bir Yaşam Tarzı Sürmesine Yardımcı Olun: Düzenli uyku, dengeli beslenme ve fiziksel aktivite belirtileri yönetmede oldukça yardımcıdır. Bu stratejiler, profesyonel tedaviyi destekler ve günlük yaşamı kolaylaştırır.

DEHB ve Uyum-Sosyal İlişkiler

DEHB'li çocuklar, sosyal kuralları anlamakta ve davranışlarını sosyal ortama göre ayarlamakta (uyum sağlamakta) zorlanırlar. Sıra beklememek, konuşmaları sık sık kesmek, oyun kurallarına uymamak gibi davranışlar, akranları tarafından "sınıf dışı" olarak etiketlenmelerine neden olabilir. Bu durum, okul ve mahalle gibi sosyal çevrelerde uyum problemlerine yol açar.

Uzm. Dr. Emine Taşyürek, bu zorlukların aşılması için sosyal beceri eğitimini tedavi planına dahil eder. Rol yapma çalışmaları, grup terapileri ve davranışçı tekniklerle çocuğa; sıra bekleme, dinleme, duyguları ifade etme ve arkadaşlık ilişkilerini başlatıp sürdürme becerileri kazandırılmaya çalışılır. Aynı zamanda, çocuğun güçlü yönlerini öne çıkarabileceği (spor, sanat gibi) sosyal ortamlara yönlendirilmesi, olumlu benlik algısı geliştirmesine katkı sağlar.

DEHB ve Duygusal Durum

DEHB'li çocuklar, duygularını düzenlemekte de güçlük çekerler. "Duygusal dürtüsellik" olarak adlandırılan bu durum, ani öfke patlamaları, aşırı tepkisellik, duygudurumda hızlı dalgalanmalar (bir anda neşelenip hemen sonra üzülme) ve hayal kırıklığına karşı toleransın düşük olması şeklinde kendini gösterir. Sürekli eleştirilme, akranları tarafından reddedilme ve akademik zorluklar da bu duygusal iniş çıkışları tetikler ve zamanla anksiyete ve depresyon gibi ek ruhsal sorunların gelişimine zemin hazırlar. Uzm. Dr. Emine Taşyürek, tedavisinde sadece dikkat ve hiperaktivite belirtilerine değil, çocuğun duygusal dünyasına da odaklanır. Ona duygularını tanımlamayı, ifade etmeyi ve yönetmeyi öğreten terapi teknikleri ile çocuğun içsel huzur bulmasına ve duygusal olarak daha dayanıklı hale gelmesine yardımcı olur.

Okul Danışmanlığı ve Akademik Destek | Ankara
Ergenlerde sınav kaygısı ve DEHB ilişkisini ele alan psikoterapi

Online Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite (DEHB) Tedavisi – Ankara

Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB), yalnızca hareketliliğin fazla olmasıyla sınırlı bir durum değildir. Çocuk ve ergenlerde dikkat süresinin kısa olması, dürtü kontrolünde güçlük, unutkanlık, akademik başarısızlık ve sosyal ilişkilerde sorunlar gibi birçok alanda kendini gösterebilir. Bu durum hem çocuğun okul yaşamını hem de aile ilişkilerini zorlaştırabilir.

Ankara’da hizmet veren kliniğimizde, DEHB tanı ve tedavisine bütüncül bir yaklaşımla odaklanıyoruz. İlk adım, ayrıntılı bir psikiyatrik değerlendirme ve gerekiyorsa MOXO gibi objektif dikkat testleri ile doğru tanı koymaktır. Bu değerlendirme süreci hem çocuk hem de aile için güvenli ve destekleyici bir ortamda gerçekleştirilir.

Tedavi sürecinde kanıta dayalı yaklaşımlar kullanıyoruz. Bilişsel davranışçı terapi teknikleri, davranış düzenleme stratejileri, ebeveyn eğitimi ve gerektiğinde ilaç tedavisi ile çocuğun dikkat, dürtü kontrolü ve zaman yönetimi becerilerinin gelişmesini sağlıyoruz.

Online terapi seçeneğimiz, Ankara’nın her noktasından veya şehir dışından kolay erişim imkânı tanır. Çocuğunuzun kendi evinde, konforlu bir ortamda seanslara katılması hem sürece uyumunu artırır hem de tedaviye devamlılığı kolaylaştırır. Aileler de sürecin bir parçası olarak seanslara katılabilir, evde uygulanacak destekleyici yöntemleri öğrenir.

Erken tanı ve doğru tedavi, çocuğun akademik başarısını ve sosyal uyumunu belirgin şekilde artırır. Ankara online çocuk psikiyatri hizmetlerimiz, çocukların potansiyellerini ortaya çıkararak özgüvenli ve başarılı bireyler olmalarına destek olmayı amaçlar.

İletişim ve Randevu - Ankara Online Çocuk ve Ergen Psikiyatristi
Ankara’da online çocuk psikoloğu ile dikkat eksikliği ve hiperaktivite tedavisi

Ankara’da DEHB ile Başa Çıkma Yolculuğunda Yanınızdayız.

Güncel Blog İçeriği - Çocuk ve Ergen Psikiyatri Ankara

Blog içeriklerimizde DEHB ile ilgili güncel bilgiler, pratik öneriler ve uzman görüşlerini bulabilirsiniz. Ayrıca, DEHB’yi daha iyi anlamak için hazırladığımız videoları izleyerek, bu konuda derinlemesine bilgi edinebilirsiniz. Unutmayın, DEHB bir engel değil, yönetilebilir bir durumdur. Doğru destekle, çocuğunuzun başarılı ve mutlu bir yaşam sürmesi mümkündür.

Videolarımızı izlemek ve blog yazılarımıza göz atmak için sayfamızı keşfedin!