Uzm. Dr. Emine Taşyürek

Ankara’da Çocuk ve Ergenler İçin Psikiyatrik Test Uygulamaları

Çocuk ve ergenlerin ruh sağlığında doğru tanıya ulaşmak, etkili bir tedavi sürecinin en önemli adımıdır. Klinik gözlem ve aile görüşmelerinin yanı sıra, bilimsel geçerliliği kanıtlanmış dikkat testleri, zeka testleri (IQ testleri) ve gelişim testleri ile objektif sonuçlara ulaşılır. Uzm. Dr. Emine Taşyürek, Ankara’daki kliniğinde çocuk ve ergenlerin bireysel ihtiyaçlarına uygun psikiyatrik testler uygulayarak, dikkat becerilerini, bilişsel kapasitesini ve gelişimsel düzeylerini ölçmekte; böylece kişiye özgü tedavi planı hazırlamaktadır.

Çocuk ve Ergen Psikiyatrisinde Testlerin Rolü ve Önemi

Çocuk ve ergen psikiyatrisi, dinamik ve çok yönlü bir tıp dalıdır. Bu alanda yapılan değerlendirmeler, yalnızca belirtileri gözlemlemekten çok daha öteye geçer; çocuğun biyolojik, psikolojik ve sosyal dünyasını bir bütün halinde anlamayı gerektirir. Bu karmaşık ve hassas süreçte, klinik deneyim ve empatik iletişim kadar, bilimsel metotlarla standardize edilmiş psikiyatrik testler de vazgeçilmez bir yer tutar.

Bu testler, subjektif yorumlara dayanmak yerine, objektif veriler sunarak, çocuğun mevcut durumunu yaşıtlarıyla kıyaslayabilmemize, güçlü olduğu alanları keşfetmemize ve üzerinde çalışılması gereken becerileri netleştirmemize olanak tanır. Ankara'da Uzm. Dr. Emine Taşyürek kliniğinde, bu anlayışla, her çocuğun özgün ihtiyaçları doğrultusunda, dünyaca kabul görmüş güncel testler uygulanmaktadır.

Psikiyatrik testler birer sihirli küre ya da kesin tanı koyucu araçlar değildir. Aksine, bu testler, uzmanın klinik görüşünü destekleyen, zenginleştiren ve somutlaştıran değerli birer veri kaynağıdır. Örneğin, bir çocuğun okulda derslere odaklanmakta zorlandığı gözlemleniyorsa, bu durumun altında yatan neden dikkat eksikliği, anksiyete, öğrenme güçlüğü ya da farklı bir gelişimsel sorun olabilir. İşte bu noktada, doğru seçilmiş testler, ayırıcı tanı yapmamıza kritik bir katkı sağlar. Test sonuçları, çocuğun içsel dünyasına dair bir harita çıkarır ve bu harita üzerinden onunla daha etkili bir iletişim kurmamıza, aileyi daha doğru yönlendirmemize ve okul ile iş birliği yapmamıza imkan verir.

Değerlendirme sürecinde testler, tek seferlik bir ölçüm olarak görülmemelidir. Özellikle gelişimsel takip gerektiren durumlarda, belirli aralıklarla uygulanan testler, çocuğun ilerleme hızını, uygulanan tedavi veya eğitim programlarının etkinliğini gözlemlemek açısından da son derece değerlidir. Bu sayede, statik bir tanıdan ziyade, dinamik bir gelişim sürecini takip etme ve müdahaleleri bu sürece göre şekillendirme fırsatı elde ederiz. Uzm. Dr. Emine Taşyürek, her test uygulamasını, çocuk ve aile ile kurduğu terapötik ilişkinin bir parçası olarak görür. Test sırasında çocuğun kaygı düzeyi, motivasyonu, çalışma temposu ve tepkileri, testin sayısal sonucu kadar önemli klinik bulgular sağlar.

Kliniğimizde uygulanan testler temel olarak üç ana grupta toplanabilir: Dikkat Testleri, Zeka Testleri ve Gelişim Testleri. Her bir grup, farklı soru işaretlerine yanıt vermek ve farklı alanlarda ışık tutmak üzere tasarlanmıştır.

Çocuk ve Ergenlerde Dikkat Testleri

Özellikle okul çağındaki çocuklarda akademik başarıyı ve günlük işlevselliği doğrudan etkileyen dikkat, odaklanma, impuls kontrolü ve zamanlama becerilerini objektif olarak ölçmeyi amaçlar. MOXO ve Burdon gibi testler, bilgisayar tabanlı veya kağıt-kalem formatında olabilir ve çocuğun görsel, işitsel uyaranlara verdiği tepkileri, dikkatini sürdürme kapasitesini ve dış uyaranlar karşısında ne kadar kolay dağılabildiğini değerlendirir. Bu testler, Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu tanısı koymaz ancak tanıyı destekleyecek çok güçlü bulgular sunar ve dikkat sorununun şiddeti ve niteliği hakkında detaylı bilgi verir.

Çocuk ve Ergenlerde Zeka Testleri

Bir çocuğun bilişsel becerilerinin kapsamlı bir profilini çıkarmak için kullanılır. WISC-IV ve Stanford-Binet gibi modern zeka testleri, zekayı tek bir sayıya indirgemez. Aksine, sözel kavrama, algısal akıl yürütme, çalışma belleği ve işlemleme hızı gibi birbirinden farklı ancak birbiriyle ilişkili birçok bilişsel alandaki performansı ayrı ayrı ölçer. Bu ayrıştırılmış profil, çocuğun öğrenme stilini, akademik güçlüklerinin altında yatan olası nedenleri ve üstün yetenekli olup olmadığını anlamamıza yardımcı olur. Doğru bir zeka değerlendirmesi, çocuğa en uygun eğitim programının belirlenmesi için yol göstericidir.

Çocuk ve Ergen Gelişim Testleri

Daha çok okul öncesi dönemdeki çocuklara uygulanır ve onların yaşına uygun gelişim basamaklarını ne düzeyde tamamladığını değerlendirir. Gesell ve Denver Gelişim Tarama Testi gibi araçlar, çocuğun ince ve kaba motor becerilerini, dil gelişimini, kişisel-sosyal yeteneklerini ve öz bakım becerilerini sistematik bir şekilde tarar. Bu testler, gelişimsel gecikme riski taşıyan çocukları erken dönemde tespit etmek, erken müdahale programlarına yönlendirmek ve ailelere çocuklarının gelişimini destekleme konusunda rehberlik etmek amacıyla büyük önem taşır.

Sonuç olarak, çocuk ve ergen psikiyatrisinde kullanılan testler, çocuğun karmaşık iç dünyasını anlamak için kullandığımız hassas ve güvenilir araçlardır. Uzm. Dr. Emine Taşyürek, Ankara'daki kliniğinde, bu testleri bir teşhis koymak için değil, her bir çocuğun potansiyelini ortaya çıkarmak ve onları sağlıklı bir geleceğe taşımak için kullanır.

Tanı ve Tedaviler - Ankara Çocuk Psikiyatri
ankara dikkat testi, iq testi, çocuk psikiyatri

Dikkat Testleri, Ankara Çocuk ve Ergen Psikiyatri

MOXO Dikkat Testi

MOXO Dikkat Testi, çocuk ve ergenlerde dikkat becerilerini değerlendirmek için tasarlanmış yenilikçi ve bilgisayar tabanlı bir ölçüm aracıdır. Geleneksel dikkat testlerinden farklı olarak, gerçek hayatı laboratuvar ortamına taşıyan bir yapıya sahiptir.

Testin temel mantığı, bireyin dikkatini ölçerken aynı anda çeşitli dış uyaranlar ve dikkat dağıtıcılar sunarak, günlük yaşamdaki koşulları simüle etmek üzere kurgulanmıştır. Bu sayede, çocuğun sadece sakin bir ortamdaki dikkati değil, aynı zamanda görsel ve işitsel uyaranların bol olduğu kaotik ortamlarda dikkatini sürdürme becerisi de ölçülebilmektedir.

Test, dört temel alandaki performansı ayrıntılı bir şekilde analiz eder: Dikkat, Zamanlama, Dürtüsellik ve Hiperaktivite. Her bir bölüm, hedef uyaranlara verilen doğru tepkiler, kaçırılan uyaranlar, yanlış tepkiler ve reaksiyon zamanları gibi çeşitli parametreler üzerinden değerlendirme yapar.

MOXO Testi, özellikle Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu şikayeti ile başvuran çocukların değerlendirilmesinde oldukça değerli veriler sunar. DEHB tanısı koymaz ancak çocuğun dikkat profilini nesnel verilerle ortaya koyarak klinik görüşümüzü destekler. Test sonuçları, çocuğun dikkatini sürdürmekte en çok hangi tür dikkat dağıtıcılardan etkilendiğini gösterir. Örneğin, bir çocuk görsel uyaranlardan çok işitsel uyaranlar karşısında dikkatini kaybediyor olabilir. Bu kadar spesifik bir bilgi, okul ve aile için son derece pratik ve uygulanabilir stratejiler geliştirmemize olanak tanır.

Sınıf ortamında nerede oturması gerektiği, evde ders çalışma ortamının nasıl düzenleneceği gibi konularda somut öneriler sunabilmemizi sağlar.

Testin bir diğer önemli avantajı ise çocuk dostu ve oyun benzeri arayüzüdür. Test süreci, çocuklar için sıkıcı ve yorucu bir sınavdan ziyade, ilgi çekici bir bilgisayar oyunu gibi deneyimlenir. Bu durum, çocuğun motivasyonunu ve katılımını yüksek tutarak, test sonuçlarının gerçek performansını daha doğru yansıtmasına yardımcı olur. Uzm. Dr. Emine Taşyürek, MOXO testi uygulaması sırasında çocuğun rahat ve güvende hissetmesini sağlayarak, en optimal koşullarda değerlendirilmesini hedefler. Elde edilen detaylı rapor, aile ile birlikte değerlendirilir ve çocuğun dikkat becerilerini güçlendirmeye yönelik kişiselleştirilmiş bir plan oluşturulur.

Burdon Dikkat Testi

Burdon Dikkat Testi, dikkat ve konsantrasyonu ölçmek amacıyla kullanılan klasik ancak etkinliğini halen koruyan bir kağıt-kalem testidir. Özellikle okul çağı çocuklarında ve ergenlerde, dikkat performansını değerlendirmek için sıklıkla tercih edilen bir araçtır. Testin uygulama şekli oldukça basittir: bireyden, belirli bir süre içinde, dağınık bir harf dizisi içinden hedef harfleri bulup işaretlemesi istenir. Bu süreç, bireyin dikkatini belirli bir noktaya odaklama, bu odağı sürdürme ve dış uyaranlara direnç gösterme becerisini ölçmeye yöneliktir. Performans, işaretlenen doğru harf sayısı, atlanan harfler ve yanlış işaretlemeler üzerinden değerlendirilir.

Burdon Testi'nin en büyük avantajlarından biri, grup halinde uygulanabilme esnekliğine sahip olmasıdır. Bu özelliği sayesinde, sınıf ortamında dikkat dağınıklığı şüphesi bulunan birden fazla öğrenciyi aynı anda taramak için pratik bir seçenek sunar. Bireysel uygulamalarda ise, testör için çocuğun test sırasındaki davranışlarını gözlemleme fırsatı yaratır. Çocuğun teste karşı tutumu, çalışma temposu, süreye karşı tepkisi ve motivasyonu, testin sayısal sonucu kadar değerli niteliksel veriler sağlar. Bu gözlemler, test skorlarıyla birleştirildiğinde, çocuğun dikkat profiline dair daha derinlemesine bir anlayış geliştirmemize katkıda bulunur.

Test, dikkat eksikliğinin yanı sıra, dikkatin belirli bir süre boyunca nasıl bir seyir izlediğini de gösterebilir. Bazı çocuklar testin başında yüksek performans sergilerken zamanla dikkati dağılabilir, bazıları ise ısınma süreci gerektirip sonradan odaklanabilir. Burdon Testi sonuçları, bu performans eğrisini ortaya koyarak, çocuğun dikkat dayanıklılığı hakkında bilgi verir.

Uzm. Dr. Emine Taşyürek, bu testi uygularken, çocuğun yaş ve eğitim durumuna uygun formları seçerek geçerli ve güvenilir bir değerlendirme yapar. Test sonuçları, akademik başarısızlık, ödevleri tamamlayamama veya sınavlarda dikkatsizce hatalar yapma gibi şikayetlerin ardında yatan nedenleri anlamak için klinik bir veri olarak kullanılır ve aileye gerekli psiko-eğitim ve rehberlik hizmeti sunulur.

Çocuk ve Ergen Depresyon Tedavi
ankara çocuk iq testi dikkat testi

Zeka Testleri, Ankara Çocuk ve Ergen Psikiyatri

WISC-IV Zeka Testi

WISC-IV (Wechsler Çocuklar için Zeka Ölçeği-IV), dünyada 6 ile 16 yaş 11 aylık çocuk ve ergenlerde en yaygın ve güvenilir şekilde kullanılan bireysel zeka testlerinin başında gelir. Test, zekayı tek ve sabit bir puan olarak gören eski anlayışın aksine, bilişsel yetenekleri çok yönlü ve ayrıntılı bir şekilde ölçen kapsamlı bir değerlendirme aracıdır.

WISC-IV, toplam zeka puanını oluşturan dört ana endeksten meydana gelir: Sözel Kavrama Endeksi, Algısal Akıl Yürütme Endeksi, Çalışma Belleği Endeksi ve İşlemleme Hızı Endeksi. Her bir endeks, birbiriyle ilişkili ancak birbirinden bağımsız temel bilişsel işlevleri ölçer.

Sözel Kavrama Endeksi, çocuğun sözel ifade becerisini, sözcük dağarcığını, edindiği bilgileri kullanma ve sosyal olayları yorumlama kapasitesini değerlendirir.

Algısal Akıl Yürütme Endeksi ise, sözel dilden bağımsız olarak, görsel-mekansal uyaranları işleme, soyut kavramları anlama ve akıl yürütme becerilerine odaklanır.

Çalışma Belleği Endeksi, çocuğun dikkatini toplama, bilgiyi zihninde geçici olarak tutma ve bu bilgiyi işleyerek kullanma kapasitesini ölçer; bu beceri akademik öğrenmenin ve problem çözmenin kalbinde yer alır.

İşlemleme Hızı Endeksi ise, basit ve rutin görsel bilgiyi hızlı ve doğru bir şekilde işleme, dikkati sürdürme ve konsantre olma becerisini yansıtır.

Uzm. Dr. Emine Taşyürek, WISC-IV uygulaması ve yorumlamasında uzmanlık gerektiren bu testi, çocukla rapor ve güven temelli bir ilişki kurarak gerçekleştirir. Test sonucunda elde edilen profil, çocuğun bilişsel güçlü ve zayıf yönlerinin bir haritasını çıkarır. Bu harita, öğrenme güçlüğü, dikkat sorunları veya üstün yetenek gibi durumların tespitinde kritik öneme sahiptir.

Örneğin, işlemleme hızı düşük ancak sözel kavraması yüksek bir çocuk, sınavlarda soruları yetiştiremiyor olabilir. Ya da çalışma belleği zayıf olan bir çocuk, verilen çok adımlı talimatları unutabilir. WISC-IV, bu tür zorlukların altında yatan nörobilişsel nedenleri anlamamıza ve çocuğa özgü akademik destek ve müdahale planları oluşturmamıza olanak tanıyan eşsiz bir araçtır.

WISC-R Zeka Testi

WISC-R (Wechsler Çocuklar için Zeka Ölçeği-Gözden Geçirilmiş Formu), uzun yıllar boyunca çocuklarda zihinsel değerlendirmenin altın standardı olarak kabul edilmiş olan bir testtir. Güncelliğini yitirmiş olmasına rağmen, geçmişte yaygın olarak kullanıldığı için halen bazı bağlamlarda bahsi geçebilmektedir. Ancak, WISC-IV ve sonrasında çıkan WISC-V gibi güncel versiyonların yerini tutmaz. WISC-R, daha eski bir norm grubuna dayanmakta ve zekayı daha az sayıda alt testle, daha genel başlıklar altında (Sözel Performans ve Toplam IQ) değerlendirmektedir. Günümüzün nöropsikolojik anlayışı, bilişsel işlevleri WISC-IV'te olduğu gibi daha spesifik ve ayrıştırılmış alanlarda incelemenin çok daha fazla bilgi sağladığını göstermektedir.

Uygulayıcılar ve araştırmacılar, testlerin sürekli olarak güncellenmesinin ve normlarının yeniden oluşturulmasının önemini vurgular. Bunun nedeni, toplumların bilişsel profillerinin ve eğitim sistemlerinin zaman içinde değişmesi, aynı zamanda psikometrik ölçüm tekniklerinin ilerlemesidir.

Daha yeni bir test, daha güncel bir norm grubuna sahiptir, bu da bir çocuğun performansının yaşıtlarıyla çok daha doğru bir şekilde karşılaştırılabilmesi anlamına gelir. 

Stanford-Binet Zeka Testi

Stanford-Binet Zeka Testi, zeka testlerinin tarihinde önemli bir yere sahip olan ve günümüzde halen kullanılan köklü bir ölçüm aracıdır. Zeka yaşı kavramını ortaya atan ilk testlerden biri olan Binet-Simon Ölçeği'nin modernize edilmiş bir versiyonudur. Güncel formu, 2 yaşından yetişkinliğe kadar geniş bir yaş aralığındaki bireylerin bilişsel yeteneklerini beş ana alanda değerlendirir: Akıcı Akıl Yürütme, Bilgi, Niceliksel Akıl Yürütme, Görsel-Uzamsal İşleme ve Çalışma Belleği. Bu çok alanlı yapısıyla, bireyin bilişsel güçlülüklerini ve zayıflıklarını kapsamlı bir şekilde ortaya koymayı hedefler.

Stanford-Binet testi, özellikle erken çocukluk dönemindeki çocukların değerlendirilmesinde ve üstün yeteneklilik potansiyelinin belirlenmesinde sıklıkla tercih edilen bir araçtır.

Uzm. Dr. Emine Taşyürek, Stanford-Binet testini, bir çocuğun bilişsel profilini anlamak için WISC-IV'e alternatif veya tamamlayıcı bir araç olarak değerlendirebilir. Hangi testin uygulanacağına, çocuğun yaşı, şikayetlerin niteliği ve değerlendirilmek istenen spesifik alanlar dikkate alınarak karar verilir. Stanford-Binet, karmaşık ve çok yönlü bir test olduğu için, uygulama ve yorumlama süreci uzmanlık ve deneyim gerektirir. Test sonuçları, çocuğun nasıl öğrendiği, hangi alanlarda ek desteğe ihtiyaç duyduğu ve hangi alanlarda öne çıkabileceği konusunda aileye ve eğitimcilere yol gösterici detaylı bir rapor halinde sunulur. Bu rapor, çocuğun eğitim hayatını şekillendirmede önemli bir kılavuz işlevi görür.

Stanford-Binet Zeka Testi ile Çocuğunuzun Potansiyelini Keşfedin
cocuk zeka testleri ankara psikiyatrist psikolog

Gelişim Testleri, Ankara Çocuk ve Ergen Psikiyatri

Gesell Gelişim Testi

Gesell Gelişim Figürleri Testi, okul öncesi dönemdeki çocukların görsel-motor ve algısal gelişimlerini değerlendirmek amacıyla kullanılan nörolojik temelli bir gelişim testidir. Temel olarak, çocuğun el-göz koordinasyonunu, ince motor becerilerini, şekil-zemin algısını ve görsel algıyı taklit etme yeteneğini ölçer. Test, çocuktan kendisine gösterilen bir dizi geometrik şekli (daire, kare, üçgen, baklava dilimi vb.) kâğıda çizmesi istenerek uygulanır. Çocuğun çizimleri, yaşına uygun beklenen gelişimsel seviye ile karşılaştırılarak değerlendirilir.

Gesell Testi, zeka testi değildir; bir çocuğun zihinsel kapasitesi hakkında bilgi vermez. Ancak, nörolojik olgunlaşmanın bir göstergesi olan görsel-motor entegrasyon becerisindeki bir gecikme veya farklılık, akademik öğrenmeye hazır oluşla ilgili önemli ipuçları sağlayabilir. Özellikle okuma-yazmaya geçiş sürecinde, harfleri doğru algılama ve yazma becerisi ile doğrudan ilişkilidir. Gesell Testi'nde yaşının gerisinde performans gösteren bir çocuk, ileride disleksi (okuma güçlüğü) veya disgrafi (yazma güçlüğü) gibi öğrenme sorunları açısından risk altında olabilir. Bu nedenle test, erken uyarıcı bir tarama aracı olarak büyük değer taşır.

Uzm. Dr. Emine Taşyürek, Gesell Testi'ni uygularken, çizim performansının yanı sıra çocuğun teste yaklaşımını, kalem tutuşunu, çizim yaparken gösterdiği çabayı ve davranışlarını da klinik bir gözlem fırsatı olarak değerlendirir. Elde edilen sonuçlar, çocuğun gelişimsel olarak desteklenmesi gereken alanlarını ortaya koyar. Aileye, çocuğun görsel-motor becerilerini güçlendirmeye yönelik evde yapılabilecek çeşitli aktivite ve oyun önerileri sunulur. Erken dönemde fark edilen bu tür gecikmeler, uygun müdahalelerle desteklendiğinde, çocuğun okula uyum süreci önemli ölçüde kolaylaştırılabilir ve olası akademik zorlukların önüne geçilebilir.

Ankara Gelişim Tarama Envanteri (AGTE)

Ankara Gelişim Tarama Envanteri, Türkiye'ye özgü normları bulunan, 0-6 yaş arası çocukların gelişimsel durumunu değerlendirmek için geliştirilmiş çok değerli bir tarama aracıdır. AGTE'nin en büyük gücü, Türk çocuklarının kültürel ve sosyal yapısına uygun olarak standardize edilmiş olmasıdır. Bu da onu, ülkemizdeki erken çocukluk dönemi değerlendirmeleri için son derece geçerli ve güvenilir kılar. Envanter, çocuğun gelişimini dört temel alanda tarar: Dil-Bilişsel Gelişim, İnce Motor Gelişim, Kaba Motor Gelişim ve Sosyal Beceri-Öz Bakım Gelişimi. Uygulama, çocuğun birincil bakım vereni (genellikle anne) ile yapılan yapılandırılmış bir görüşme yoluyla gerçekleştirilir.

AGTE, çocuğun yaşına uygun olarak yapması beklenen belirli davranışları gösterip göstermediğini sorgulayarak, gelişimsel bir gecikme olup olmadığını tespit etmeyi amaçlar. Sorular, "Çocuğunuz tek başına desteksiz oturabiliyor mu?", "İki küple kule yapabiliyor mu?", "Bildiği nesneleri sorulduğunda gösterebiliyor mu?" gibi somut ve gözlemlenebilir davranışlara odaklanır. Bu yöntem, ebeveyn gözlemlerini sistematik bir şekilde kaydetmemize ve çocuğun gelişimsel yaşını hesaplamamıza olanak tanır.

Tarama sonucunda, çocuğun gelişimi yaşıtlarına paralel seyrediyor, şüpheli bir durum var ya da belirgin bir gecikme söz konusu olabilir.

Uzm. Dr. Emine Taşyürek, AGTE'yi özellikle rutin kontrollerde veya ailenin gelişimle ilgili bir endişesi olduğunda etkili bir ilk değerlendirme aracı olarak kullanır. Erken teşhis, erken müdahalenin kapısını aralar. Gelişimsel bir gecikme tespit edildiğinde, çocuk daha detaylı değerlendirmeler için ilgili uzmanlara (çocuk nöroloğu, odyolog, özel eğitim uzmanı gibi) yönlendirilir ve aileye durumla ilgili kapsamlı danışmanlık verilir. AGTE, ailelerin çocuklarının gelişimini takip etmeleri ve olası sorunları erken fark etmeleri konusunda da farkındalık kazanmalarını sağlayan önemli bir eğitim aracıdır.

Denver Gelişimsel Tarama Testi II

Denver II, dünyada yaygın olarak kullanılan, 0-6 yaş arası çocuklarda gelişimsel sorunları taramak amacıyla tasarlanmış bir testtir. AGTE'ye benzer şekilde, çocuğun dört temel gelişim alanındaki (Kişisel-Sosyal, İnce Motor, Dil ve Kaba Motor) becerilerini yaşıtlarıyla karşılaştırarak değerlendirir. Test, hem çocuğun gözlemlenmesini hem de aileden alınan bilgileri içeren karma bir uygulama şekline sahiptir. Çocuktan, yaşına uygun belirli becerileri sergilemesi istenir (örneğin, bir topa vurması, küpleri üst üste koyması, basit yönergeleri yerine getirmesi). Aynı zamanda aileye, çocuğun ev ortamında sergilediği davranışlar hakkında sorular sorulur.

Denver II'nin öne çıkan özelliği, uygulamasının nispeten kısa sürmesi ve çocuğun doğal ortamında rahatlıkla uygulanabilmesidir.

Test, bir çocuğun gelişiminin "normal" sınırlar içinde olup olmadığını hızlı bir şekilde taramak için idealdir. Sonuçlar, çocuğun becerilerini "normal", "şüpheli" veya "anormal" olarak sınıflandırır. "Şüpheli" veya "anormal" sonuçlar, mutlak bir tanı koyduğumuz anlamına gelmez; bu sonuçlar, çocuğun daha kapsamlı bir değerlendirmeye ihtiyacı olduğuna işaret eder. Bu durumda, çocuğun gelişimindeki aksaklığın nedenini anlamak için daha derinlemesine incelemeler yapılır.

Uzm. Dr. Emine Taşyürek, Denver II testini, özellikle muayeneye getirilen küçük çocukların genel gelişimsel seyrini hızlıca gözden geçirmek için kullanabilir. Test, çocuk doktorları ve aile hekimleri tarafından da sıklıkla kullanılan bir tarama aracıdır. Kliniğimizde, test sonuçları aileye anlaşılır bir dille aktarılır. Çocuğun gelişimini desteklemek için ev ortamında yapılabilecek oyun ve aktivite önerileri paylaşılır. Gelişimsel bir gecikme şüphesi varsa, aile bu süreçte nasıl bir yol izleneceği konusunda bilgilendirilir ve gerekli yönlendirmeler yapılarak çocuğun ve ailenin yanında olunur.

Oyun Terapisi
ankara çocuk gelişim testi iq testi psikiyatri psokolog

Online Çocuk ve Ergen Psikolojik Terapi: Geleceğe Güvenli Adımlar

Günümüzde teknoloji, sağlıktan eğitime pek çok alanda büyük kolaylıklar sunuyor. Psikolojik destek de bu dönüşümden payını alıyor. Online çocuk ve ergen psikolojik terapi, ailelerin zaman ve mekân engellerini aşarak uzman desteğine erişebilmesini sağlıyor. Özellikle yoğun iş temposuna sahip ebeveynler, farklı şehirlerde yaşayan aileler veya pandemi sonrası uzaktan hizmete alışan bireyler için online terapi çok önemli bir fırsat haline geldi.

Uzm. Dr. Emine Taşyürek’in Ankara merkezli online terapi hizmeti, çocuk ve ergenlerin ruhsal dünyasını bilimsel yöntemlerle değerlendirir. İlk görüşmede kapsamlı bir öykü alınır, çocuğun mevcut durumu, aile ilişkileri ve okul yaşantısı değerlendirilir. Ardından bireysel ihtiyaçlara göre bir tedavi planı hazırlanır. Bu plan, bilişsel davranışçı terapi (BDT), oyun terapisi, aile terapisi, EMDR veya mindfulness temelli teknikler gibi kanıta dayalı yöntemleri içerebilir.

Online terapi süreci, özellikle DEHB (dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu), çocukluk depresyonu, anksiyete ve kaygı bozuklukları, tik bozuklukları, öğrenme güçlükleri, sosyal fobi, akran zorbalığı sonrası duygusal tepkiler ve sınav kaygısı gibi sorunlarda etkili bir çözümdür. Düzenli online seanslar sayesinde çocuğun ilerlemesi takip edilir ve gerekli durumlarda aileye rehberlik sağlanır.

Bu yöntem, çocukların ev ortamında kendilerini daha rahat hissetmelerine yardımcı olur. Tanıdık bir ortamda olmak, terapötik sürece uyumu artırır ve daha doğal bir iletişim kurulmasını sağlar. Ayrıca seyahat ihtiyacını ortadan kaldırdığı için zamandan tasarruf edilir.

Seanslar güvenli, gizlilik ilkesine uygun ve yüksek görüntü kalitesine sahip video platformları üzerinden gerçekleştirilir. Bu sayede aileler, verilerin gizliliği konusunda endişe yaşamadan destek alabilir.

Terapi sürecinde amaç yalnızca mevcut belirtileri azaltmak değil, çocuğun duygusal dayanıklılığını artırmak, sosyal becerilerini geliştirmek ve yaşamla başa çıkma stratejilerini güçlendirmektir. Ergenlerde ise kimlik gelişimi, arkadaş ilişkilerindeki zorluklar, akademik baskı ve geleceğe dair kaygılar üzerinde çalışılır.

Erken yaşta başlanan psikolojik destek, çocuğun ileriki yıllardaki ruhsal sağlığını olumlu etkiler. Düzenli takipler sayesinde ilerleme adım adım gözlemlenir ve gerektiğinde plan güncellenir.

Ankara’da ya da Türkiye’nin herhangi bir şehrinde yaşıyor olabilirsiniz; online terapi sayesinde mesafe artık engel değil. Uzm. Dr. Emine Taşyürek ile güvenli, bilimsel ve kişiye özel bir terapi süreci başlatabilir, çocuğunuzun mutlu ve sağlıklı bir gelişim yolculuğuna katkı sağlayabilirsiniz.

Online Psikiyatrik Değerlendirme ve Terapi
Online terapi ile Ankara ve Türkiye genelinde çocuk psikiyatrisi hizmeti